Haber Detayı

Denetimli ekonomi



BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan’ın, ocak ayında Meclis gündemine getireceklerini söylediği ‘Şeffaflık Paketinin’ ana hatları ortaya çıktı. Paket ‘denetimli ekonomi’ başlığı altında hazırlanırken, kayıt dışılığın önüne geçmeyi amaçlıyor. Pakette, kredi kartı üzerinden gelir denetimi, satın alınan gayrimenkullerin gerçek değerden bildirilmesi, belediyelerin imar yetkilerinin yeniden düzenlenmesi gibi çarpıcı unsurlar bulunuyor.

Yapılacak düzenlemeye göre, 2 katlı binası olan bir kişi imar değişikliğine gittiğinde ve 20 katlık izin aldığında bunun bedelini ödeyecek.  Babacan’ın son aşamaya getirdiklerini açıkladığı paketin, “bireyler, bakanlıklar, belediyeler ve özel sektörle” ilgili ayakları bulunuyor. Babacan’ın paketin sunumunu yaptığı son toplantıda, vurgunun “denetimli ekonomi, paranın kontrolü ve şeffaf ekonomi” başlıkları üzerine yapıldığı öğrenildi. Toplantıda, kredi kartları üzerinden gelir takibi yapılacağı anlatılırken, “Örneğin bir mükellefin 11 bin liralık geliri var, ancak eşinin kredi kartı harcaması 20 bin lirayı aşıyor. Takiple buna nereden buldun diye sorma imkanı doğacak” değerlendirilmesi yapıldı. Toplantıda, gayrimenkul satış ve alışlarında, gerçek değerden bildirilmesinin takibini sağlayacak mekanizmanın kurulacağı da dile getirildi.

KENT RANTINA TAKİP

Beşir Atalay’ın görevinin sona ermesinin ardından Ali Babacan’ın başkanlığını üstlendiği “Saydamlığın Arttırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Komisyonunda” alınan kararların bir kısmı da şeffaflık paketine taşınacak. Buna göre, yerel yönetimlerin imar, ruhsat gibi işlem süreçlerinde saydamlık ve hesap verilebilirliği arttırılacak. Yerel yönetimlerin şirketlerine etkin denetim sağlanacak. Kamu çalışanları için belirlenen etik kuralların yapılan işe göre farklılaştırılması sağlanacak ve bürokratların yapamayacağı işler genişletilecek. Örneğin, Maliye veya Enerji Bakanlığında çalışan bir bürokratın, görevden ayrıldıktan veya emekli olduktan sonra belli bir süreyle yapamayacağı işler, sadece kendi birimiyle sınırlı olmayacak, bakanlığın tüm alanlarını kapsayacak.

İmar yetkisi operasyonu

HAZIRLANAN paketin önemli bir ayağını ise imar düzenlemeleri oluşturacak. 2 katlı binası olan bir kişi imar değişikliğine gittiğinde ve 20 katlık izin aldığında bunun bedelini belediyeye ödeyecek. Yetkililer, bunun yeni bir rant kapısı olmayacağını, imar değişikliklerinin kurallı hale getirileceğini belirttiler. Şehirlerde imar değişikliklerine belediyenin karar verdiğini dile getiren yetkililer, imar izinlerine ilişkin yetkinin de gözden geçirildiğini söylediler. Çalışmalarda Maliye Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, belediyelerin olduğunu hatırlatan yetkililer, “Planın türüne göre yetki de değişebilecek” açıklamasını yaptı.

Kent dokusunu bozmadan yatırım

“PLAN değişiklikleri, değer artışı, mahalli idarelerin alacağı pay” başlıklarında yapılan çalışma yasaya taşınacak. İmar planı değişikliklerin bir genel bir de özel olarak değişebildiğini, yeni modelle isteyen bir kişinin imar planı değişikli talep edebileceğini, ama bunun karşılığını ödeyeceği ifade edildi. Yetkililer, şehirlerde otel ihtiyacı olduğu ama bunlar için arsa üretilmesi gerektiğini belirterek, “Yeni özel sektör yatırımları yapılması gerekiyor. Bunun da mevcut arsalar üzerinde kent içinde yapılması gerekiyor. Ama bunun da kent dokusunu bozmadan yapılması gerekiyor. Yapılacak düzenleme bunun nasıl olacağını açıklığa kavuşturacak” dediler.


BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan’ın, ocak ayında Meclis gündemine getireceklerini söylediği ‘Şeffaflık Paketinin’ ana hatları ortaya çıktı. Paket ‘denetimli ekonomi’ başlığı altında hazırlanırken, kayıt dışılığın önüne geçmeyi amaçlıyor. Pakette, kredi kartı üzerinden gelir denetimi, satın alınan gayrimenkullerin gerçek değerden bildirilmesi, belediyelerin imar yetkilerinin yeniden düzenlenmesi gibi çarpıcı unsurlar bulunuyor.

Yapılacak düzenlemeye göre, 2 katlı binası olan bir kişi imar değişikliğine gittiğinde ve 20 katlık izin aldığında bunun bedelini ödeyecek.  Babacan’ın son aşamaya getirdiklerini açıkladığı paketin, “bireyler, bakanlıklar, belediyeler ve özel sektörle” ilgili ayakları bulunuyor. Babacan’ın paketin sunumunu yaptığı son toplantıda, vurgunun “denetimli ekonomi, paranın kontrolü ve şeffaf ekonomi” başlıkları üzerine yapıldığı öğrenildi. Toplantıda, kredi kartları üzerinden gelir takibi yapılacağı anlatılırken, “Örneğin bir mükellefin 11 bin liralık geliri var, ancak eşinin kredi kartı harcaması 20 bin lirayı aşıyor. Takiple buna nereden buldun diye sorma imkanı doğacak” değerlendirilmesi yapıldı. Toplantıda, gayrimenkul satış ve alışlarında, gerçek değerden bildirilmesinin takibini sağlayacak mekanizmanın kurulacağı da dile getirildi.

KENT RANTINA TAKİP

Beşir Atalay’ın görevinin sona ermesinin ardından Ali Babacan’ın başkanlığını üstlendiği “Saydamlığın Arttırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Komisyonunda” alınan kararların bir kısmı da şeffaflık paketine taşınacak. Buna göre, yerel yönetimlerin imar, ruhsat gibi işlem süreçlerinde saydamlık ve hesap verilebilirliği arttırılacak. Yerel yönetimlerin şirketlerine etkin denetim sağlanacak. Kamu çalışanları için belirlenen etik kuralların yapılan işe göre farklılaştırılması sağlanacak ve bürokratların yapamayacağı işler genişletilecek. Örneğin, Maliye veya Enerji Bakanlığında çalışan bir bürokratın, görevden ayrıldıktan veya emekli olduktan sonra belli bir süreyle yapamayacağı işler, sadece kendi birimiyle sınırlı olmayacak, bakanlığın tüm alanlarını kapsayacak.

İmar yetkisi operasyonu

HAZIRLANAN paketin önemli bir ayağını ise imar düzenlemeleri oluşturacak. 2 katlı binası olan bir kişi imar değişikliğine gittiğinde ve 20 katlık izin aldığında bunun bedelini belediyeye ödeyecek. Yetkililer, bunun yeni bir rant kapısı olmayacağını, imar değişikliklerinin kurallı hale getirileceğini belirttiler. Şehirlerde imar değişikliklerine belediyenin karar verdiğini dile getiren yetkililer, imar izinlerine ilişkin yetkinin de gözden geçirildiğini söylediler. Çalışmalarda Maliye Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, belediyelerin olduğunu hatırlatan yetkililer, “Planın türüne göre yetki de değişebilecek” açıklamasını yaptı.

Kent dokusunu bozmadan yatırım

“PLAN değişiklikleri, değer artışı, mahalli idarelerin alacağı pay” başlıklarında yapılan çalışma yasaya taşınacak. İmar planı değişikliklerin bir genel bir de özel olarak değişebildiğini, yeni modelle isteyen bir kişinin imar planı değişikli talep edebileceğini, ama bunun karşılığını ödeyeceği ifade edildi. Yetkililer, şehirlerde otel ihtiyacı olduğu ama bunlar için arsa üretilmesi gerektiğini belirterek, “Yeni özel sektör yatırımları yapılması gerekiyor. Bunun da mevcut arsalar üzerinde kent içinde yapılması gerekiyor. Ama bunun da kent dokusunu bozmadan yapılması gerekiyor. Yapılacak düzenleme bunun nasıl olacağını açıklığa kavuşturacak” dediler.