Haber Detayı

Büyüme, yeni bir ‘hikaye’ istiyor


Büyüme yılın ilk çeyreğinde beklentileri aşarak yüzde 2.3 olsa da sanayi büyümeye hiç katkı vermedi. İş dünyası ülkenin potansiyelini yansıtan büyümeyi yakalayabilmek için siyasi belirsizliğin aşılarak ekonomiye odaklanılması gerektiğine dikkat çekti

HÜSEYİN GÖKÇE - ANKARA

2014 yılında yüzde 2.9 büyüyen, ve son 3 çeyrektir yüzde 3’ün üzerine çıkamayan büyüme, 2015 yılının ilk çeyreğinde de beklentilerin üzerinde olsa da iyi başlamadı. Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 2.3 büyürken, sanayi sektörü yerinde saydı ve büyüme yüzde 0 oldu. İlk çeyrekte tüketimin de etkisiyle hizmetler sektörü yüzde 4.8 büyürken, tarım sektöründeki büyüme yüzde 2.7 oldu.

Özellikle sanayi üretiminde yaşanan durgunluğun, beklentileri düşürdüğü 2015 yılı ilk çeyreğine ilişkin büyüme verileri, beklentilerin üzerinde olsa da istenilen seviyeyi yakalayamadı. Rakamlar 7 Haziran seçimlerinden bir süre önce gerek iktidar partisinde gerekse muhalefet partilerinde başlayan “Yeni bir büyüme hikayesi lazım” şeklindeki yorum ve beklentileri de doğrulamış oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2015 yılı Ocak-Mart dönemini kapsayan yılın ilk çeyreğine ilişkin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla sonuçlarını açıkladı. Üretim yöntemiyle GSYİH ilk çeyrekte cari fiyatlarda yüzde 7.8 artarak 443 milyar 189 milyon lira olurken, sabit fiyatlarda yüzde 2.3 artarak 29 milyar 413 milyon liradan, 30 milyar 89 milyon liraya yükseldi. Başka bir ifade ile ekonomi yılın ilk çeyreğinde sabit fiyatlarda yüzde 2.3 büyüdü.

Sanayide hayal kırıklığı

Büyümenin sağlam temellere dayanması için yüksek oranlı büyümesi gereken olan sanayi üretimi, yılın ilk çeyreğinde değişmedi ve büyümeye katkısı sıfır oldu. Sanayi üretiminin GSMH içindeki payı yüzde 33.7 düzeyinde bulunuyor. GSMH içindeki payı yüzde 25.5 olan imalat sanayii ise yılın ilk çeyreğinde sadece yüzde 0.8 büyüyebildi.

GSMH’nin yüzde 4.6’sını oluşturan tarım sektörü ise ilk çeyrekte yüzde 2.7 büyüme performansı gösterdi. Ocak-mart döneminde büyümenin temel lokomotifi ise hizmetler sektörü oldu. GSMH içindeki payı yüzde 62.7 olan hizmetler sektörü yüzde 4.1 büyüdü. Bir dönemler büyümenin lokomotifi olarak gösterilen inşaat sektörü ise yılın ilk çeyreğinde yüzde 3.5 küçüldü.

Yatırımda sıfır değişim

Harcamalar yöntemiyle sabit fiyatlarla hesaplanan GSYH’de ise yatırımların büyümeye katkısının sıfır olduğu gözlendi. Bu dönemde yerleşik hanehalklarının tüketimi yüzde 4.5, devletin nihai tüketim harcamaları ise yüzde 2.5 arttı. TÜİK verilerinde gayrisafi sabit sermaye oluşumu olarak yer alan yatırımlar ise yılın ilk çeyreğinde değişmedi(yüzde 0).

Bu dönemde kamu yatırımları yüzde 10.2 geriledi. Özel sektör yatırımlarında ise yüzde 1.9 büyüme kaydedildi. Özel sektörün makine teçhizat yatırımları yüzde 3.7 artarken, inşaat yatırımları yüzde 1.4 azaldı.
GSYH ilk çeyrekte cari fiyatlarla dolar bazında ise yüzde 2.9 oranında küçüldü.

Başbakan Yardımcısı Babacan: Türkiye 22 çeyrektir büyüyor

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, finansal piyasalardaki dalgalanmalara rağmen Türkiye ekonomisinin beklentilerin üzerinde büyümeye devam ettiğini söyledi. Babacan’ın makamından yapılan yazılı açıklamada Türkiye ekonomisinin kesintisiz olarak 22 çeyrektir büyümeye devam ettiğini belirtilerek şöyle denildi: “Türkiye ekonomisi sağlam makroekonomik temelleri, güçlü kamu maliyesi ve sağlıklı bankacılık sistemi ile dışsal şoklara karşı dayanıklılığını sürdürmüştür. Önümüzdeki dönemde dış talebin büyümeye katkı sağlaması beklenmektedir.” İstihdam artışının da sürdüğünü belirten Babacan, “2015 yılı ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre 577 bin kişiye istihdam sağlanmıştır. Böylece 2009 yılından itibaren yaratılan ilave istihdam 6.37 milyon kişiye ulaşmıştır” dedi. Babacan büyüme değerlendirmesinde ilk çeyrekte reel olarak yüzde 3.2 artış gösteren toplam nihai yurtiçi talebe dikkat çekerken, dış talebin zayıf seyrinin büyümeyi sınırladığını belirtti ve şöyle devam etti: “Yılın ilk çeyreğinde toplam nihai yurtiçi talep büyümeye 3.3 yüzde puan katkı yaparken; net dış talep negatif 1.2 yüzde puan katkı yapmıştır."

TOBB Başkanı: Sürdürülebilir büyüme için tek yol KOBİ’ler

12 bin ticaret ve sanayi odasının üst örgütü olan Dünya Odalar Federasyonu Kongresi’nde konuşan B20 Türkiye ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, büyümeyi sürdürebilmenin tek yolunun KOBİ’leri gösterirken, dünyadaki tüm oda başkanlarını bu konuda harekete geçmeye çağırdı. Hisarcıklıoğlu, “Büyümeyi dengelemek ve sürdürebilir kılmak için tek yol KOBİ’leri ateşlemektir” dedi. İtalya’nın Torino düzenlenen kongrede konuşan M. Rifat Hisarcıklıoğlu, 2008 küresel krizinden beri dünyada dengeli büyümenin sağlanamadığını, bununla birlikte bu süreçte G20’nin küresel ekonomiyi uçurumun kenarından almak için iyi işler yaptığını dile getirdi. Hisarcıklıoğlu, şöyle dedi: “Ama maalesef KOBİ’ler unutuldu. Gerçekleştirilen reformların kaybedenleri hep KOBİ’ler oldu. Bu sene Türkiye’nin G20 dönem başkanlığında bunu tersine çevirme fırsatımız var. Bunun için TOBB’un öncülüğünde, ortaklarımız Uluslararası Ticaret Odası (ICC) ve Dünya Odalar Federasyonu (WCF) ile birlikte Dünya KOBİ Forumu’nu kurduk. Bu seneyi KOBİ’lerin yılı yapmak elimizde.”

İş  dünyası güçlü büyüme için siyasi istikrara vurgu yaptı

ASO Başkanı Nurettin Özdebir: İç talebin devamını kestirmek zor
“İlk çeyrekteki yüzde 2.3’lük büyüme iç talep artışından kaynaklandı. Bu tabii ki memnuniyet verici ancak iç talep artışının yılın geri kalan bölümünde devam edip etmeyeceğini şimdiden kestirmek zor. Bizi en fazla ilgilendiren konu yatırımların, özellikle imalat sanayinde devam etmesi. Gelecekteki büyümemizi ancak yatırımlarımızı artırarak sürdürebiliriz. Net ihracat büyüme üzerinde olumsuz etki yaptı. Bu durumun yıl boyunca devam etmesi mümkün. Dünya ekonomisinde ve finansal piyasalarda yaşanacak olumsuzluklar da büyümeyi olumsuz etkileyebilir. Seçimlerin ardından ortaya çıkan siyasi belirsizlik bir an önce aşılmalı. Aksi takdirde bu yılı da kaybetmiş olacağız. Bu nedenle tüm siyasi partilerin uyumlu ve uzlaşmacı bir tavır sergilemelerini bekliyoruz.”

GSO Başkanı Adil Konukoğlu: Siyasi belirsizlik giderilmeli

“Büyümenin beklentilerin üstünde gelmesinin sevindirici ancak rakamlar, Türkiye’nin potansiyelini yansıtmıyor. Ülkemizin son yıllardaki kazanımları güven ve istikrar ortamının neticesi. Türkiye son 10 yılı aşkın süredir yakaladığı siyasal istikrarın ve yapısal reformların verdiği güçle, diğer ülkelere göre iyi bir performans sergiledi. Şimdi genel seçimlerin sonucunda yeni bir döneme girildi. Ekonomik istikrar için siyasette oluşan belirsizlik ortamının giderilmesi gerekiyor. Bir an önce hükümet kurulup, ekonomi için hazırlanan eylem programlarına devam edilmeli.’’

İTO Başkanı İbrahim Çağlar: Şimdi çarkları hızlandırma zamanı

“İlk çeyrek büyüme rakamı ‘rölanti’den çıkışı işaret ediyor. Bir sonraki çeyrekteki büyümenin daha güçlü olacağına inanıyorum. Seçim sürecinde rölantiye giren ekonomik reformların devam ettirilmesiyle büyüme yeniden hız kazanacaktır. Çünkü istikrar döneminde ben Türkiye’de ekonominin sağlam temeller üzerine kurulduğuna inanıyorum. Bu Meclis’ten bir hükümet çıkacak ve ekonomik istikrar sürecektir. Şimdi işe koyulup ekonominin çarklarını hızlandırma, milletimizin özlemlerine cevap verme zamanı. Türkiye’de rekor bir katılımla gerçekleşen bu seçimin ardından görevlendirilen siyasi partilerimizin sorumluluklarına yakışır şekilde davranacaklarına eminiz. İstanbul iş dünyası olarak beklentimiz hükümetin bir an önce kurularak göreve başlaması.”

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi: Güçlü hükümetle yola devam edelim

“Gerçekleşen büyüme, Türkiye ekonomisinden gelen yaşam sinyalidir. Katma değer odaklı, inovasyonu merkeze koyan, bilgi ve teknoloji rekabetine kurgulanmış, ihracatın yüksek katkı sağladığı bir büyüme modeli anlayışı ile bu yıl büyümeyi tekrar eski dinamizmine kavuşturmamız mümkün. Türkiye’nin bir an önce siyasi belirsizliği geride bırakarak huzur ve istikrarı devam ettirecek, ekonomiye her zamankinden daha fazla odaklanacak güçlü bir hükümetle yoluna devam etmesi gerek.”

EBSO Başkanı Ender Yorgancılar: Koalisyonu fırsata çevirelim

“İlk çeyrekte kamu yatırım harcamaları gerilerken kamu tüketimi az da olsa büyümeye katkı yaptı. Ancak belirsizlikler nedeniyle toplamda yatırım artışının durması, geleceğe ilişkin beklentilerin ne derece olumsuz hale geldiğini ortaya koyuyor. Harcamalar açısından büyüme verilerindeki ümit veren tek gelişme dört çeyrektir gerileyen özel sektör makine-teçhizat yatırımlarının artması. Sanayi üretim artışının durması, anahtar sektör imalat sanayinin ise sadece binde 8 büyümesi biz sanayicilerin oldukça zor durumda olduğumuzu ortaya koyuyor. Siyasi parti liderlerinin anlaşarak bir an önce hükümeti kurmalarını bekliyoruz. Yeni hükümetten de reel sektör ve sanayileşme perspektifli yeni bir büyüme stratejisini bizlerin de katkısıyla belirlemesini ve belirsizlikleri ortadan kaldıracak adımlar atmasını istiyoruz. Kanımızca Türkiye’nin içinde bulunduğu politik, sosyal ve ekonomik koşullar koalisyon hükümetini avantaja çevirmeye son derece uygundur. Zaman koalisyonu bu kez fırsata dönüştürme zamanıdır.”

ATO Başkanı Salih Bezci: Siyasi uzlaşma olursa koşarız

“İş alemi olarak büyümenin beklenenin üzerinde çıkmasından memnunuz. Bizler hep ileriye bakmak ve umutlu olmak istiyoruz. Türkiye ekonomisi tüm dinamikleriyle koşmaya hazırlanıyor. Bunun için uygun zemin de siyasette uzlaşmadır. Bir an önce hükümetin kurulması ve yapısal reformların tamamlanacağı bir ekonomi gündemi oluşmasını arzuluyoruz.”

Büyüme yılın ilk çeyreğinde beklentileri aşarak yüzde 2.3 olsa da sanayi büyümeye hiç katkı vermedi. İş dünyası ülkenin potansiyelini yansıtan büyümeyi yakalayabilmek için siyasi belirsizliğin aşılarak ekonomiye odaklanılması gerektiğine dikkat çekti

HÜSEYİN GÖKÇE - ANKARA

2014 yılında yüzde 2.9 büyüyen, ve son 3 çeyrektir yüzde 3’ün üzerine çıkamayan büyüme, 2015 yılının ilk çeyreğinde de beklentilerin üzerinde olsa da iyi başlamadı. Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 2.3 büyürken, sanayi sektörü yerinde saydı ve büyüme yüzde 0 oldu. İlk çeyrekte tüketimin de etkisiyle hizmetler sektörü yüzde 4.8 büyürken, tarım sektöründeki büyüme yüzde 2.7 oldu.

Özellikle sanayi üretiminde yaşanan durgunluğun, beklentileri düşürdüğü 2015 yılı ilk çeyreğine ilişkin büyüme verileri, beklentilerin üzerinde olsa da istenilen seviyeyi yakalayamadı. Rakamlar 7 Haziran seçimlerinden bir süre önce gerek iktidar partisinde gerekse muhalefet partilerinde başlayan “Yeni bir büyüme hikayesi lazım” şeklindeki yorum ve beklentileri de doğrulamış oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2015 yılı Ocak-Mart dönemini kapsayan yılın ilk çeyreğine ilişkin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla sonuçlarını açıkladı. Üretim yöntemiyle GSYİH ilk çeyrekte cari fiyatlarda yüzde 7.8 artarak 443 milyar 189 milyon lira olurken, sabit fiyatlarda yüzde 2.3 artarak 29 milyar 413 milyon liradan, 30 milyar 89 milyon liraya yükseldi. Başka bir ifade ile ekonomi yılın ilk çeyreğinde sabit fiyatlarda yüzde 2.3 büyüdü.

Sanayide hayal kırıklığı

Büyümenin sağlam temellere dayanması için yüksek oranlı büyümesi gereken olan sanayi üretimi, yılın ilk çeyreğinde değişmedi ve büyümeye katkısı sıfır oldu. Sanayi üretiminin GSMH içindeki payı yüzde 33.7 düzeyinde bulunuyor. GSMH içindeki payı yüzde 25.5 olan imalat sanayii ise yılın ilk çeyreğinde sadece yüzde 0.8 büyüyebildi.

GSMH’nin yüzde 4.6’sını oluşturan tarım sektörü ise ilk çeyrekte yüzde 2.7 büyüme performansı gösterdi. Ocak-mart döneminde büyümenin temel lokomotifi ise hizmetler sektörü oldu. GSMH içindeki payı yüzde 62.7 olan hizmetler sektörü yüzde 4.1 büyüdü. Bir dönemler büyümenin lokomotifi olarak gösterilen inşaat sektörü ise yılın ilk çeyreğinde yüzde 3.5 küçüldü.

Yatırımda sıfır değişim

Harcamalar yöntemiyle sabit fiyatlarla hesaplanan GSYH’de ise yatırımların büyümeye katkısının sıfır olduğu gözlendi. Bu dönemde yerleşik hanehalklarının tüketimi yüzde 4.5, devletin nihai tüketim harcamaları ise yüzde 2.5 arttı. TÜİK verilerinde gayrisafi sabit sermaye oluşumu olarak yer alan yatırımlar ise yılın ilk çeyreğinde değişmedi(yüzde 0).

Bu dönemde kamu yatırımları yüzde 10.2 geriledi. Özel sektör yatırımlarında ise yüzde 1.9 büyüme kaydedildi. Özel sektörün makine teçhizat yatırımları yüzde 3.7 artarken, inşaat yatırımları yüzde 1.4 azaldı.
GSYH ilk çeyrekte cari fiyatlarla dolar bazında ise yüzde 2.9 oranında küçüldü.

Başbakan Yardımcısı Babacan: Türkiye 22 çeyrektir büyüyor

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, finansal piyasalardaki dalgalanmalara rağmen Türkiye ekonomisinin beklentilerin üzerinde büyümeye devam ettiğini söyledi. Babacan’ın makamından yapılan yazılı açıklamada Türkiye ekonomisinin kesintisiz olarak 22 çeyrektir büyümeye devam ettiğini belirtilerek şöyle denildi: “Türkiye ekonomisi sağlam makroekonomik temelleri, güçlü kamu maliyesi ve sağlıklı bankacılık sistemi ile dışsal şoklara karşı dayanıklılığını sürdürmüştür. Önümüzdeki dönemde dış talebin büyümeye katkı sağlaması beklenmektedir.” İstihdam artışının da sürdüğünü belirten Babacan, “2015 yılı ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre 577 bin kişiye istihdam sağlanmıştır. Böylece 2009 yılından itibaren yaratılan ilave istihdam 6.37 milyon kişiye ulaşmıştır” dedi. Babacan büyüme değerlendirmesinde ilk çeyrekte reel olarak yüzde 3.2 artış gösteren toplam nihai yurtiçi talebe dikkat çekerken, dış talebin zayıf seyrinin büyümeyi sınırladığını belirtti ve şöyle devam etti: “Yılın ilk çeyreğinde toplam nihai yurtiçi talep büyümeye 3.3 yüzde puan katkı yaparken; net dış talep negatif 1.2 yüzde puan katkı yapmıştır."

TOBB Başkanı: Sürdürülebilir büyüme için tek yol KOBİ’ler

12 bin ticaret ve sanayi odasının üst örgütü olan Dünya Odalar Federasyonu Kongresi’nde konuşan B20 Türkiye ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, büyümeyi sürdürebilmenin tek yolunun KOBİ’leri gösterirken, dünyadaki tüm oda başkanlarını bu konuda harekete geçmeye çağırdı. Hisarcıklıoğlu, “Büyümeyi dengelemek ve sürdürebilir kılmak için tek yol KOBİ’leri ateşlemektir” dedi. İtalya’nın Torino düzenlenen kongrede konuşan M. Rifat Hisarcıklıoğlu, 2008 küresel krizinden beri dünyada dengeli büyümenin sağlanamadığını, bununla birlikte bu süreçte G20’nin küresel ekonomiyi uçurumun kenarından almak için iyi işler yaptığını dile getirdi. Hisarcıklıoğlu, şöyle dedi: “Ama maalesef KOBİ’ler unutuldu. Gerçekleştirilen reformların kaybedenleri hep KOBİ’ler oldu. Bu sene Türkiye’nin G20 dönem başkanlığında bunu tersine çevirme fırsatımız var. Bunun için TOBB’un öncülüğünde, ortaklarımız Uluslararası Ticaret Odası (ICC) ve Dünya Odalar Federasyonu (WCF) ile birlikte Dünya KOBİ Forumu’nu kurduk. Bu seneyi KOBİ’lerin yılı yapmak elimizde.”

İş  dünyası güçlü büyüme için siyasi istikrara vurgu yaptı

ASO Başkanı Nurettin Özdebir: İç talebin devamını kestirmek zor
“İlk çeyrekteki yüzde 2.3’lük büyüme iç talep artışından kaynaklandı. Bu tabii ki memnuniyet verici ancak iç talep artışının yılın geri kalan bölümünde devam edip etmeyeceğini şimdiden kestirmek zor. Bizi en fazla ilgilendiren konu yatırımların, özellikle imalat sanayinde devam etmesi. Gelecekteki büyümemizi ancak yatırımlarımızı artırarak sürdürebiliriz. Net ihracat büyüme üzerinde olumsuz etki yaptı. Bu durumun yıl boyunca devam etmesi mümkün. Dünya ekonomisinde ve finansal piyasalarda yaşanacak olumsuzluklar da büyümeyi olumsuz etkileyebilir. Seçimlerin ardından ortaya çıkan siyasi belirsizlik bir an önce aşılmalı. Aksi takdirde bu yılı da kaybetmiş olacağız. Bu nedenle tüm siyasi partilerin uyumlu ve uzlaşmacı bir tavır sergilemelerini bekliyoruz.”

GSO Başkanı Adil Konukoğlu: Siyasi belirsizlik giderilmeli

“Büyümenin beklentilerin üstünde gelmesinin sevindirici ancak rakamlar, Türkiye’nin potansiyelini yansıtmıyor. Ülkemizin son yıllardaki kazanımları güven ve istikrar ortamının neticesi. Türkiye son 10 yılı aşkın süredir yakaladığı siyasal istikrarın ve yapısal reformların verdiği güçle, diğer ülkelere göre iyi bir performans sergiledi. Şimdi genel seçimlerin sonucunda yeni bir döneme girildi. Ekonomik istikrar için siyasette oluşan belirsizlik ortamının giderilmesi gerekiyor. Bir an önce hükümet kurulup, ekonomi için hazırlanan eylem programlarına devam edilmeli.’’

İTO Başkanı İbrahim Çağlar: Şimdi çarkları hızlandırma zamanı

“İlk çeyrek büyüme rakamı ‘rölanti’den çıkışı işaret ediyor. Bir sonraki çeyrekteki büyümenin daha güçlü olacağına inanıyorum. Seçim sürecinde rölantiye giren ekonomik reformların devam ettirilmesiyle büyüme yeniden hız kazanacaktır. Çünkü istikrar döneminde ben Türkiye’de ekonominin sağlam temeller üzerine kurulduğuna inanıyorum. Bu Meclis’ten bir hükümet çıkacak ve ekonomik istikrar sürecektir. Şimdi işe koyulup ekonominin çarklarını hızlandırma, milletimizin özlemlerine cevap verme zamanı. Türkiye’de rekor bir katılımla gerçekleşen bu seçimin ardından görevlendirilen siyasi partilerimizin sorumluluklarına yakışır şekilde davranacaklarına eminiz. İstanbul iş dünyası olarak beklentimiz hükümetin bir an önce kurularak göreve başlaması.”

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi: Güçlü hükümetle yola devam edelim

“Gerçekleşen büyüme, Türkiye ekonomisinden gelen yaşam sinyalidir. Katma değer odaklı, inovasyonu merkeze koyan, bilgi ve teknoloji rekabetine kurgulanmış, ihracatın yüksek katkı sağladığı bir büyüme modeli anlayışı ile bu yıl büyümeyi tekrar eski dinamizmine kavuşturmamız mümkün. Türkiye’nin bir an önce siyasi belirsizliği geride bırakarak huzur ve istikrarı devam ettirecek, ekonomiye her zamankinden daha fazla odaklanacak güçlü bir hükümetle yoluna devam etmesi gerek.”

EBSO Başkanı Ender Yorgancılar: Koalisyonu fırsata çevirelim

“İlk çeyrekte kamu yatırım harcamaları gerilerken kamu tüketimi az da olsa büyümeye katkı yaptı. Ancak belirsizlikler nedeniyle toplamda yatırım artışının durması, geleceğe ilişkin beklentilerin ne derece olumsuz hale geldiğini ortaya koyuyor. Harcamalar açısından büyüme verilerindeki ümit veren tek gelişme dört çeyrektir gerileyen özel sektör makine-teçhizat yatırımlarının artması. Sanayi üretim artışının durması, anahtar sektör imalat sanayinin ise sadece binde 8 büyümesi biz sanayicilerin oldukça zor durumda olduğumuzu ortaya koyuyor. Siyasi parti liderlerinin anlaşarak bir an önce hükümeti kurmalarını bekliyoruz. Yeni hükümetten de reel sektör ve sanayileşme perspektifli yeni bir büyüme stratejisini bizlerin de katkısıyla belirlemesini ve belirsizlikleri ortadan kaldıracak adımlar atmasını istiyoruz. Kanımızca Türkiye’nin içinde bulunduğu politik, sosyal ve ekonomik koşullar koalisyon hükümetini avantaja çevirmeye son derece uygundur. Zaman koalisyonu bu kez fırsata dönüştürme zamanıdır.”

ATO Başkanı Salih Bezci: Siyasi uzlaşma olursa koşarız

“İş alemi olarak büyümenin beklenenin üzerinde çıkmasından memnunuz. Bizler hep ileriye bakmak ve umutlu olmak istiyoruz. Türkiye ekonomisi tüm dinamikleriyle koşmaya hazırlanıyor. Bunun için uygun zemin de siyasette uzlaşmadır. Bir an önce hükümetin kurulması ve yapısal reformların tamamlanacağı bir ekonomi gündemi oluşmasını arzuluyoruz.”