Haber Detayı

Navlunlar Yurtdışına Gidiyor


Türk TIR'ları Avrupa kapılarında tarife dışı engellerle karşılaşınca, yabancı plakalı TIR'ların pazar payı dokuz yılda yüzde 10'dan yüzde 44'e çıktı.

İSTANBUL - Yabancı plakalı araçlar, Avrupa'nın en büyük TIR filosuna sahip Türkiye pazarından büyük pay kapmaya başladı. Yabancı plakalı TIR'ların pazar payı dokuz yılda yüzde 10'dan yüzde 44'e çıktı. Bunun birkaç neden bağlı olduğu belirtilirken en büyük nedeni ise Türk nakliyecilerin Avrupalı rakipleri karşısında rekabet avantajını kaybetmesi. TOBB, bu reskin artık masaya yatırılması gereken bir konu olduğunu  belirtirken, UND, yabancı araçlardan bir kısmının Türk firmalarına ait olduğunu belirtiyor. Konuyu sektörün STK ve meslek örgütlerine sorduk.

TOBB Ulaştırma ve Lojistik Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu

'Yabancı araçlar payını 2 puan daha artırdı'

TOBB Ulaştırma ve Lojistik Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu, yılın ilk dokuz ayında yabancı araçların payını iki puan daha artırdığını ve yüzde 44'e çıkardığını söyledi. Avrupa'da sürekli tarife dışı uygulamalarla engellenen Türk nakliyecilerin artık yabancı plakalı araçlar karşısında rekabet  avantajını kaybettiğini dile getiren TOBB Ulaştırma ve Lojistik Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu, "Batı kapılarından Türkiye'ye girerek ihraç yükü alan yabancı araçların payı inanılmaz artıyor. Geçen yıl yüzde 42 olan yabancı plakalı araçların payı yılın ilk dokuz ayında yüzde 44'e çıktı" dedi. Özellikle Hamzabeyli'nde yabancıların payının yüzde 57.30 olduğunun altını çizen Nuhoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "2007'de bu oran yüzde 22 seviyesindeydi fakat bugün iki katına çıktı. Bu Türk nakliyecilerin yabancılara karşı rekabet edemediğini gösteriyor. Türk nakliyeci rekabet avantajını kaybediyor. Bunun iki nedeninden biri Ro-Ro'nun sürekli fiyat artırması, diğeri ise karayolunda engeller sürekli büyüyor. Bulgaristan ve Romanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin tarife dışı engelleri Türk nakliyecisinin pazar payını kaybetmesine neden oluyor. Uluslararası Türk nakliyeciler, rekabetçiliğini ve para kazanmayı kaybediyorlar. Bugün birçok nakliyeci arkadaşımız sektörden çıktı veya çıkma aşamasında. Bu artık kangren hale gelmiş durumdadır. Bu konunun yeniden masaya yatırılması gerekmektedir."

Türk firmaların yurtdışında kurdukları şirketler üzerinden Türk malları taşımasının bu orana etkisinin olup olmadığı sorusuna ise Nuhoğlu, "Yurtdışında yaptıkları yatırımların sonucunda Türkiye'de yaptıkları taşımalarda payları yüzde 3'ün üstünde değil" dedi. Nuhoğlu, 2007'de özelikle Romanya ve Bulgaristan'da Türk firmaların şirket kurmaya başladığını fakat o firmalara da bir sürü engel çıkarıldığını vurguladı.

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Ruhi Engin Özmen

'Yabancı araçların bir kısmı Türk firmalara ait'

Türk nakliyecisinin ölçek ekonomisini iyi idare edemediği için sıkıntı yaşadığını ifade eden UND Başkanı Ruhi Engin Özmen, yabancı plakalalı araçların Türkiye pazarında payını artırmasıyla iligli şunları söyledi: "Avrupa pazarının nakliyecisi olacağı söylenen Polanya, Macaristan ve Romanya'nın en yakın pazarı Türkiye. Dolayısıyla Türkiye bağlantılı ithalat veya ihracat yüklerini kendileri getirmek istiyor. Yabancı araçların paylarını artırmasında iki faktör var. Avrupa'ya yapılan taşımalarda Türk nakliyecisine vize, kota gibi uygulanan haksız rekabet yabancılara avantaj sağlıyor. Sahip oldukları UBAK belgeleriyle Türkiye'ye daha çok geliyorlar. Türk nakliyecisi kendine yeni çıkış yolu bulmak için yurtdışında konumlandı. Yatırım yaparak firma kurdu. Polanya, Romanya ve Bulgaristan'da firma kuran birçok Türk nakliyecisi var. Onlar Türk sermayesi olmasına rağmen kapıdan girerken yabancı araç muamelesi görüdüğü için biz bu yabancı araç artışının tamamını Türklere ait olmayan sermayeye ait olduğu gibi algılıyoruz. Aslında bunun bir bölümü de Türk nakliyecisinin Avrupa'daki kotaları delmek için yaptığı fedakarlığın neticesinde gelen  araçlardır."

UTİKAD Başkanı Turgut Erkeskin

"Pazar kaybı sadece karayolunda değil"

Y

Türk TIR'ları Avrupa kapılarında tarife dışı engellerle karşılaşınca, yabancı plakalı TIR'ların pazar payı dokuz yılda yüzde 10'dan yüzde 44'e çıktı.

İSTANBUL - Yabancı plakalı araçlar, Avrupa'nın en büyük TIR filosuna sahip Türkiye pazarından büyük pay kapmaya başladı. Yabancı plakalı TIR'ların pazar payı dokuz yılda yüzde 10'dan yüzde 44'e çıktı. Bunun birkaç neden bağlı olduğu belirtilirken en büyük nedeni ise Türk nakliyecilerin Avrupalı rakipleri karşısında rekabet avantajını kaybetmesi. TOBB, bu reskin artık masaya yatırılması gereken bir konu olduğunu  belirtirken, UND, yabancı araçlardan bir kısmının Türk firmalarına ait olduğunu belirtiyor. Konuyu sektörün STK ve meslek örgütlerine sorduk.

TOBB Ulaştırma ve Lojistik Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu

'Yabancı araçlar payını 2 puan daha artırdı'

TOBB Ulaştırma ve Lojistik Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu, yılın ilk dokuz ayında yabancı araçların payını iki puan daha artırdığını ve yüzde 44'e çıkardığını söyledi. Avrupa'da sürekli tarife dışı uygulamalarla engellenen Türk nakliyecilerin artık yabancı plakalı araçlar karşısında rekabet  avantajını kaybettiğini dile getiren TOBB Ulaştırma ve Lojistik Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu, "Batı kapılarından Türkiye'ye girerek ihraç yükü alan yabancı araçların payı inanılmaz artıyor. Geçen yıl yüzde 42 olan yabancı plakalı araçların payı yılın ilk dokuz ayında yüzde 44'e çıktı" dedi. Özellikle Hamzabeyli'nde yabancıların payının yüzde 57.30 olduğunun altını çizen Nuhoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "2007'de bu oran yüzde 22 seviyesindeydi fakat bugün iki katına çıktı. Bu Türk nakliyecilerin yabancılara karşı rekabet edemediğini gösteriyor. Türk nakliyeci rekabet avantajını kaybediyor. Bunun iki nedeninden biri Ro-Ro'nun sürekli fiyat artırması, diğeri ise karayolunda engeller sürekli büyüyor. Bulgaristan ve Romanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin tarife dışı engelleri Türk nakliyecisinin pazar payını kaybetmesine neden oluyor. Uluslararası Türk nakliyeciler, rekabetçiliğini ve para kazanmayı kaybediyorlar. Bugün birçok nakliyeci arkadaşımız sektörden çıktı veya çıkma aşamasında. Bu artık kangren hale gelmiş durumdadır. Bu konunun yeniden masaya yatırılması gerekmektedir."

Türk firmaların yurtdışında kurdukları şirketler üzerinden Türk malları taşımasının bu orana etkisinin olup olmadığı sorusuna ise Nuhoğlu, "Yurtdışında yaptıkları yatırımların sonucunda Türkiye'de yaptıkları taşımalarda payları yüzde 3'ün üstünde değil" dedi. Nuhoğlu, 2007'de özelikle Romanya ve Bulgaristan'da Türk firmaların şirket kurmaya başladığını fakat o firmalara da bir sürü engel çıkarıldığını vurguladı.

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Ruhi Engin Özmen

'Yabancı araçların bir kısmı Türk firmalara ait'

Türk nakliyecisinin ölçek ekonomisini iyi idare edemediği için sıkıntı yaşadığını ifade eden UND Başkanı Ruhi Engin Özmen, yabancı plakalalı araçların Türkiye pazarında payını artırmasıyla iligli şunları söyledi: "Avrupa pazarının nakliyecisi olacağı söylenen Polanya, Macaristan ve Romanya'nın en yakın pazarı Türkiye. Dolayısıyla Türkiye bağlantılı ithalat veya ihracat yüklerini kendileri getirmek istiyor. Yabancı araçların paylarını artırmasında iki faktör var. Avrupa'ya yapılan taşımalarda Türk nakliyecisine vize, kota gibi uygulanan haksız rekabet yabancılara avantaj sağlıyor. Sahip oldukları UBAK belgeleriyle Türkiye'ye daha çok geliyorlar. Türk nakliyecisi kendine yeni çıkış yolu bulmak için yurtdışında konumlandı. Yatırım yaparak firma kurdu. Polanya, Romanya ve Bulgaristan'da firma kuran birçok Türk nakliyecisi var. Onlar Türk sermayesi olmasına rağmen kapıdan girerken yabancı araç muamelesi görüdüğü için biz bu yabancı araç artışının tamamını Türklere ait olmayan sermayeye ait olduğu gibi algılıyoruz. Aslında bunun bir bölümü de Türk nakliyecisinin Avrupa'daki kotaları delmek için yaptığı fedakarlığın neticesinde gelen  araçlardır."

UTİKAD Başkanı Turgut Erkeskin

"Pazar kaybı sadece karayolunda değil"

Y