Haber Detayı

En çok Türkiye kazandırdı


Küresel fon çıkışından en fazla etkilenen Türkiye, bu kez borsa performansıyla gelişen ülkeler arasında ilk sırayı aldı

EVRİM KÜÇÜK

DIŞ HABERLER - Beklentilerin aksine, rüzgar gelişen ülkelerden yana esmeye başladı. Ne kadar süreceği tartışma konusu olsa bile trend, uluslararası yatırımcıların rotayı, 2013’teki sert düşüşlerin ardından ucuzlayan gelişmekte olan ülke hisse senedi piyasalarına çevirdiğini gösteriyor. 2013’teki olumsuz rüzgardan en fazla etkilenen Türkiye, bu kez çıkış yapan piyasaların en üst sırasında yer aldı. Yılın başından bu yana MSCI Gelişen Ülkeler Endeksi yaklaşık yüzde 3 değer kazanırken, Türkiye yüzde 21.6’lık yükselişle endekste en hızlı çıkış yapan ülke oldu. “Sınır Ülkeler” olarak anılan ve ekonomileri çok daha küçük olan ülkeler ise, çok daha yüksek olan performanslarıyla dikkat çekiyor.

Talihsiz bir 2013 yılı geçirdikten sonra gelişmekte olan ülke piyasaları yeniden yatırımcının radarına girdi. ABD Merkez Bankası (Fed) eski Başkanı Ben Bernanke’nin geçtiğimiz yıl mayıs ayında teşviklerden çıkış sinyali vermesi ve jeopolitik gerginlikler nedeniyle gelişmekte olan ülke borsalarında yaşanan türbülans atlatılmaya başlandı. Gelişmiş ülke borsalarında birçok hissenin pahalanması ve tahvil getirilerindeki gerileme nedeniyle yatırımcılar paralarını gelişmiş ülkelerden çekip gelişmekte olan ülke borsalarına park etmeye başladı. Rüzgarın gelişen ülkelerden yana esmesi en çok Türkiye’ye yaradı. Yıl başından bu yana MSCI Gelişen Ülkeler Endeksi yaklaşık yüzde 3 değer kazanırken, Türkiye yüzde 21.6 ile endekste en hızlı yükselen ülke oldu.

Son bir yıl içinde teşviklerden çıkışa karşı en kırılgan gösterilen beş ülke son haftalarda en iyi çıkış grafiği çizenler arasında yer aldı. Reformist Başbakan Modi’nin ekonomiye doping etkisi yaratacağı beklentisiyle Hindistan borsası yılbaşından bu yüzde 16 yükselirken, Endonezya yüzde 21, Brezilya’da ise endeks yüzde 2.54 yükseldi. Brezilya’da son üç ay içindeki yükseliş ise yüzde 11’den fazla. Geçen ay yüzde 14 artış yasayan Rusya’da ise borsa Ukrayna gerginliğiyle kayıp verdi. MSCI Gelişen Ülke Endeksi mayısın son haftası itibariyle bu yıl yüzde 3’ün üzerinde prim yaptı ve ekim ayından bu yana en yüksek seviyeye çıktı.

Sınır ülkelerin performansı da güçlü



Aynı dönem içinde MSCI küresel endeksinde yükseliş yüzde 2.8 olarak gerçekleşti. Türkiye’de endeks 30 Mayıs kapanışına göre yıl başından bu yana yüzde 21.6 değer kazandı ve gelişen ülkeler arasında en hızlı çıkışı kaydetti. Sınır ülkeler denilen ve gelişmekte olan ülkelere göre ekonomileri daha küçük olan ülkelerin borsalarındaki performans çok daha iyi. Örneğin Katar’da borsa yüzde 30, BAE’de yüzde 50’nin üzerinde prim yaptı. Kenya yüzde 10, Bulgaristan yüzde 19, Vietnam yüzde 12 yükselirken sınır ülke borsalarında yıl bu yana değer artışı yüzde 17’yi geçti. Uzmanlar yatırımların çeşitlendirilmesi açısından önemli fırsatlar sunan ve diğer ülkelere göre büyüme potansiyeli daha güçlü olan sınır ülkelerdeki yükselişin sürmesini bekliyor. Bu ülkelerin borsaları daha küçük ve daha az likit olmasına rağmen yukarı gitme potansiyellerinin daha fazla olduğuna dikkat çekiliyor. Örneğin Nijerya, Güney Afrika’yı geçerek Afrika’nın en büyük ekonomisi haline geldi, düşük bir borç/GSYH rasyosuna sahip. Artan nüfus, yüksek petrol fiyatları ve hızlı büyüme oranlarının ekonomiye ivme kazandırması bekleniyor. Ayrıca sınır ülkelerin para birimleri son aylarda yaşanan oynaklıktan gelişen ülke paralarına göre daha az etkilendi. Ayrıca hisselerin ucuz olması alım fırsatlarını artırıyor. Bu ülkelerin Fed’in parasal genişlemeyi sonlandırmasından daha az etkilenecek olması da yatırımcı için cazip.

Gelişmekte olan ülkeler yatırımcıyı tahvil ihraçlarıyla da memnun etti. Gelişen ülke hükümetleri 63 milyar $'lık tahvil ihracı gerçekleştirdi.

Yatırım portföyünde Asya’nın ağırlığı arttı

Gelişmekte olan piyasalardaki yükselişin sürmesi bekleniyor. İngiliz yatırımcıların portföylerinde gelişen ülkelere ait hisselerin varlığını artırması bunun işareti. Reuters anketine göre büyük İngiliz yatırımcılar hisse senedi sepetlerinde Kuzey Amerika ve İngiltere’nin ağırlığını azalttı ve daha yüksek getiri bekledikleri gelişen ülkelerin varlığını büyüttü. Ankete göre mayısta genel olarak hisselerin payı nisan ayındaki yüzde 55.6’dan yüzde 53.8’e gerilerken, Kuzey Amerika hisselerinin payı yüzde 29.9, İngiliz hisselerinin payı yüzde 27.3 olarak gerçekleşti.

Gelişen ülke hisselerine yönelik algı ise değişti. Asya hisselerinin ağırlığı yüzde 8.4 düzeyinden yüzde 10’u üzerine tırmandı, gelişen Avrupa ülke hisselerinin payı binde 5 dolaylarından yüzde 1.4’e yükseldi. Latin Amerikan hisselerinin payı ise yüzde 1.7 ile Haziran 2012’den bu yana en düşük seviyede gerçekleşti.

Bu yıl 1 trilyon dolardan fazla net girişi olacak

Bu arada küresel bir finans kurumu Moskova-Kiev gerginliği nedeniyle bu yıl gelişmekte olan ülkelere özel sermaye akışının 2014’te son beş yılın en düşük seviyesine ineceğini öngördü. Uluslararası Finans Kurumu’na (IIF) göre bu yılın ilk çeyreğinde 63 milyar dolar Rusya’yı terk etti. Bu rakam, 2008 yılından bu yana ülkeden en büyük para kaçışına işaret ediyor. Kurum küresel olarak gelişmekte olan ülkelere bu yıl 1 trilyon 32 milyar dolar net para akışı bekliyor. Bu durumda özel sermaye girişi ocak ayındaki tahminlerin 47 milyar dolar altına inmiş olacak ve 2009 yılındaki 692 milyar dolardan bu yana en düşük seviyeye gerileyecek.

IIF’ye göre Rusya dışında ise para hareketleri güçlenerek sürüyor. Gelişen ülke piyasaları mayısta küresel borsa ve tahvil yatırımcısından 45 milyar dolar çekti.

Küresel fon çıkışından en fazla etkilenen Türkiye, bu kez borsa performansıyla gelişen ülkeler arasında ilk sırayı aldı

EVRİM KÜÇÜK

DIŞ HABERLER - Beklentilerin aksine, rüzgar gelişen ülkelerden yana esmeye başladı. Ne kadar süreceği tartışma konusu olsa bile trend, uluslararası yatırımcıların rotayı, 2013’teki sert düşüşlerin ardından ucuzlayan gelişmekte olan ülke hisse senedi piyasalarına çevirdiğini gösteriyor. 2013’teki olumsuz rüzgardan en fazla etkilenen Türkiye, bu kez çıkış yapan piyasaların en üst sırasında yer aldı. Yılın başından bu yana MSCI Gelişen Ülkeler Endeksi yaklaşık yüzde 3 değer kazanırken, Türkiye yüzde 21.6’lık yükselişle endekste en hızlı çıkış yapan ülke oldu. “Sınır Ülkeler” olarak anılan ve ekonomileri çok daha küçük olan ülkeler ise, çok daha yüksek olan performanslarıyla dikkat çekiyor.

Talihsiz bir 2013 yılı geçirdikten sonra gelişmekte olan ülke piyasaları yeniden yatırımcının radarına girdi. ABD Merkez Bankası (Fed) eski Başkanı Ben Bernanke’nin geçtiğimiz yıl mayıs ayında teşviklerden çıkış sinyali vermesi ve jeopolitik gerginlikler nedeniyle gelişmekte olan ülke borsalarında yaşanan türbülans atlatılmaya başlandı. Gelişmiş ülke borsalarında birçok hissenin pahalanması ve tahvil getirilerindeki gerileme nedeniyle yatırımcılar paralarını gelişmiş ülkelerden çekip gelişmekte olan ülke borsalarına park etmeye başladı. Rüzgarın gelişen ülkelerden yana esmesi en çok Türkiye’ye yaradı. Yıl başından bu yana MSCI Gelişen Ülkeler Endeksi yaklaşık yüzde 3 değer kazanırken, Türkiye yüzde 21.6 ile endekste en hızlı yükselen ülke oldu.

Son bir yıl içinde teşviklerden çıkışa karşı en kırılgan gösterilen beş ülke son haftalarda en iyi çıkış grafiği çizenler arasında yer aldı. Reformist Başbakan Modi’nin ekonomiye doping etkisi yaratacağı beklentisiyle Hindistan borsası yılbaşından bu yüzde 16 yükselirken, Endonezya yüzde 21, Brezilya’da ise endeks yüzde 2.54 yükseldi. Brezilya’da son üç ay içindeki yükseliş ise yüzde 11’den fazla. Geçen ay yüzde 14 artış yasayan Rusya’da ise borsa Ukrayna gerginliğiyle kayıp verdi. MSCI Gelişen Ülke Endeksi mayısın son haftası itibariyle bu yıl yüzde 3’ün üzerinde prim yaptı ve ekim ayından bu yana en yüksek seviyeye çıktı.

Sınır ülkelerin performansı da güçlü



Aynı dönem içinde MSCI küresel endeksinde yükseliş yüzde 2.8 olarak gerçekleşti. Türkiye’de endeks 30 Mayıs kapanışına göre yıl başından bu yana yüzde 21.6 değer kazandı ve gelişen ülkeler arasında en hızlı çıkışı kaydetti. Sınır ülkeler denilen ve gelişmekte olan ülkelere göre ekonomileri daha küçük olan ülkelerin borsalarındaki performans çok daha iyi. Örneğin Katar’da borsa yüzde 30, BAE’de yüzde 50’nin üzerinde prim yaptı. Kenya yüzde 10, Bulgaristan yüzde 19, Vietnam yüzde 12 yükselirken sınır ülke borsalarında yıl bu yana değer artışı yüzde 17’yi geçti. Uzmanlar yatırımların çeşitlendirilmesi açısından önemli fırsatlar sunan ve diğer ülkelere göre büyüme potansiyeli daha güçlü olan sınır ülkelerdeki yükselişin sürmesini bekliyor. Bu ülkelerin borsaları daha küçük ve daha az likit olmasına rağmen yukarı gitme potansiyellerinin daha fazla olduğuna dikkat çekiliyor. Örneğin Nijerya, Güney Afrika’yı geçerek Afrika’nın en büyük ekonomisi haline geldi, düşük bir borç/GSYH rasyosuna sahip. Artan nüfus, yüksek petrol fiyatları ve hızlı büyüme oranlarının ekonomiye ivme kazandırması bekleniyor. Ayrıca sınır ülkelerin para birimleri son aylarda yaşanan oynaklıktan gelişen ülke paralarına göre daha az etkilendi. Ayrıca hisselerin ucuz olması alım fırsatlarını artırıyor. Bu ülkelerin Fed’in parasal genişlemeyi sonlandırmasından daha az etkilenecek olması da yatırımcı için cazip.

Gelişmekte olan ülkeler yatırımcıyı tahvil ihraçlarıyla da memnun etti. Gelişen ülke hükümetleri 63 milyar $'lık tahvil ihracı gerçekleştirdi.

Yatırım portföyünde Asya’nın ağırlığı arttı

Gelişmekte olan piyasalardaki yükselişin sürmesi bekleniyor. İngiliz yatırımcıların portföylerinde gelişen ülkelere ait hisselerin varlığını artırması bunun işareti. Reuters anketine göre büyük İngiliz yatırımcılar hisse senedi sepetlerinde Kuzey Amerika ve İngiltere’nin ağırlığını azalttı ve daha yüksek getiri bekledikleri gelişen ülkelerin varlığını büyüttü. Ankete göre mayısta genel olarak hisselerin payı nisan ayındaki yüzde 55.6’dan yüzde 53.8’e gerilerken, Kuzey Amerika hisselerinin payı yüzde 29.9, İngiliz hisselerinin payı yüzde 27.3 olarak gerçekleşti.

Gelişen ülke hisselerine yönelik algı ise değişti. Asya hisselerinin ağırlığı yüzde 8.4 düzeyinden yüzde 10’u üzerine tırmandı, gelişen Avrupa ülke hisselerinin payı binde 5 dolaylarından yüzde 1.4’e yükseldi. Latin Amerikan hisselerinin payı ise yüzde 1.7 ile Haziran 2012’den bu yana en düşük seviyede gerçekleşti.

Bu yıl 1 trilyon dolardan fazla net girişi olacak

Bu arada küresel bir finans kurumu Moskova-Kiev gerginliği nedeniyle bu yıl gelişmekte olan ülkelere özel sermaye akışının 2014’te son beş yılın en düşük seviyesine ineceğini öngördü. Uluslararası Finans Kurumu’na (IIF) göre bu yılın ilk çeyreğinde 63 milyar dolar Rusya’yı terk etti. Bu rakam, 2008 yılından bu yana ülkeden en büyük para kaçışına işaret ediyor. Kurum küresel olarak gelişmekte olan ülkelere bu yıl 1 trilyon 32 milyar dolar net para akışı bekliyor. Bu durumda özel sermaye girişi ocak ayındaki tahminlerin 47 milyar dolar altına inmiş olacak ve 2009 yılındaki 692 milyar dolardan bu yana en düşük seviyeye gerileyecek.

IIF’ye göre Rusya dışında ise para hareketleri güçlenerek sürüyor. Gelişen ülke piyasaları mayısta küresel borsa ve tahvil yatırımcısından 45 milyar dolar çekti.