İran’da Türk mağazaları ‘tercihli ticaret’ ile artacak
Türkiye ve İran arasında imzalanan tercihli ticaret anlaşması ile özellikle tekstil sektörü büyük bir satış avantajı sağlayacak
GAMZE ŞENER
İSTANBUL - İran’la imzalanan tercihli ticaret anlaşması, sadece gümrük vergilerinde yapılacak indirimler açısından iş dünyasını heyecanlandırmıyor. İki ülke arasında lojistikte yaşanan sıkıntıların çözümü bu noktada artık daha da kritik hale geldi. Bilindiği gibi İran’ın Türk TIR’larından akaryakıt fiyat farkı almasıyla Türkiye de aynı uygulamaya başlamış, bu durum İran’la karayolu taşımacılığını durma noktasına getirmişti. Şimdi Türk ihracatçılar bu sorunun çözülerek taşımacılığın önündeki engellerin kaldırılmasını bekliyor.
Anlaşma iki ülke tarafından en üst seviyede sahiplenilmiş durumda. Yaklaşık 10 yıl önce başlayan görüşmelerde imzalar, geçen yıl 29 Ocak’ta İran’da atıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı İran ziyaretinde atılan imzaların ardından, anlaşma 1 Ocak 2015’te, Bakan Nihat Zeybekci’nin İran ziyareti sırasında devreye girdi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu ay içinde tekrar İran’a gitmesi bekleniyor.
“Bu dönemin parlayan yıldızı İran olacak”
Türkiye’nin geçtiğimiz yıl İran’a tekstil, hammadde ve hazırgiyim ihracatı 341 milyon dolar olarak gerçekleşmişti. Tercihli ticaret anlaşmasının ise özellikle tekstil sektörünü canlandırması bekleniyor. İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, anlaşmanın 2015 yılında ihracatı artırdığı gibi mağazalaşma sürecini de hızlandıracağını söyledi. “Bu dönemin parlayan yıldızı İran olacak” diyen Tanrıverdi, “Hem gümrük vergilerinin düşmesi hem güvenilir bir pazar haline gelmesi bunu gösteriyor. Firmalarımız orada mağaza açmaya cesaret edemiyorlardı. Bu anlaşmadan sonra firmalarımız orada mağazalaşma yoluna gidecek. Bu da bize ciddi bir katkı sağlayacaktır. Tüm markalarımızın programında İran var. Olumlu ve çok hızlı bir şekilde ilişkimizi gelişecektir” yorumunu yaptı. İran’ın Türk markaları için hedef pazar niteliği taşıdığını ifade eden BMD Başkanı Hüseyin Doğan, düşen gümrük vergilerinin ardından, perakendecilerin İran’a ilgisinin hızlı bir şekilde artacağı yorumunda bulundu. Doğan, “Bizim markalaşma ve mağazalaşma şansımızı artıracaktır” derken kısa sürede ticaret hacminin iki katına çıkacağını söyledi.
2015 yılında hedef 35 milyar dolarlık ticaret hacmi
Her iki ülkenin parlamentolarında onaylanan anlaşmanın pek çok anlamda fayda getireceğini belirten DEİK Türk-İran İş Konseyi Başkan Yardımcısı Osman Aksoy, özellikle tekstil ürünlerinde önemli avantajlar yakalanacağı bilgisini verdi. Bir ürüne uygulanan yüzde 55’lik gümrük vergisinin yüzde 40’a kadar düşürüleceği örneğini veren Aksoy, “Önümüzdeki dönemde 35 milyar dolarlık ticaret hacminden bahsediliyor. Bunun olmaması için hiçbir neden yok. İran’ın ihtiyaç duyduğu pek çok şey Türkiye’de var. Bu ay Cumhurbaşkanımızın İran’a gideceği söyleniyor. Bizim İran’daki ticaret müşavirliklerimiz de artıyor. Bu gelişmelerin olumlu etkileri olacaktır” diye konuştu.
Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Başkanı Timur Erk ise, “Azerbaycan’ın devlet şirketinin Türkiye’de yaptığı gibi İranlıların da Türkiye’de petro kimya ortaklığı yatırımı yapmalarının önü açılacak” şeklinde konuştu.
Tahran’da ticaret merkezi kurulacak
Anlaşmanın gümrük vergilerinde düşüş sağlamanın yanı sıra ekonomik ilişkilerin pekçok yönde geliştirileceğini belirten TÜMSİAD Başkanı Hasan Sert, “Tahran’da Türk firmalarının tamamının bir arada olduğu, bürolarının olduğu bir ticaret merkezi kurulması planlanıyor. Bu merkez, ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve muhtemel sorunların hızlı bir şekilde çözülebilmesi için çok önemli” bilgisini verdi.
Hedef, yıl sonuna kadar 300 ürün
'Tercihli ticaret', İran’ın en çok tercih ettiği ticari anlaşma şekillerinden biri. Suriye dışında Rusya ve yakın olduğu diğer ülkelerle STA yerine tercihli ticaret anlaşması yapmayı tercih eden İran ve Türkiye arasındaki görüşmeler ise uzun yıllara dayanıyor. Bu anlaşmayla Türkiye’den 140, İran’dan 125 olmak üzere toplamda 265 üründe gümrük vergilerinde ciddi düşüşler yapılacak. Hatta bu sayının yıl sonunda 300’e çıkarılması da hedefleniyor. Türkiye ile İran arasındaki ticaret hacmi, 2012 yılında 21.9 milyar dolar ve 2013 yılında 14.6 milyar dolar oldu. 2014’te ise bu oranın 15 milyar dolar civarında olması bekleniyor.
Mobilyada dağıtım, mağazalaşmaya dönüşecek
İran’ın uyguladığı gümrük vergilerinden ağzı en çok yanan sektörlerden biri de mobilya sektörüydü. Gümrük vergilerindeki artış nedeniyle yaklaşık 5 yıldır, İran pazarının daraldığını belirten Alfemo Genel Müdürü Ramazan Davulcuoğlu, “Bu anlaşmanın gümrük maddelerini de içermesi mobilya sektörüne muhakkak katkı sağlayacaktır. Bizim gümrük vergileri artırılmadan önce hemen her şehre dağıtımımız vardı ancak çok düştü. Bundan sonraki süreçte mağazalaşma mutlaka artar” bilgisini verdi. Demir ve Demirdışı Metal İhracatçıları Birliği Başkanı Tahsin Öztiryaki ise Türk markalarının ülkede tanınıyor olmasının önemli bir avantaj yaratacağını vurgulayarak şunları söyledi: “Markalarımızın çoğu orada biliniyor ve taklit ediliyordu. Gümrüklerdeki bu olumlu gelişmelerden sonra mutfak sektörü de mağazalaşmada güçlenecektir. Mağazalaşma süreci yıl sonuna kadar yüzde 15 artar.”
Türkiye ve İran arasında imzalanan tercihli ticaret anlaşması ile özellikle tekstil sektörü büyük bir satış avantajı sağlayacak
GAMZE ŞENER
İSTANBUL - İran’la imzalanan tercihli ticaret anlaşması, sadece gümrük vergilerinde yapılacak indirimler açısından iş dünyasını heyecanlandırmıyor. İki ülke arasında lojistikte yaşanan sıkıntıların çözümü bu noktada artık daha da kritik hale geldi. Bilindiği gibi İran’ın Türk TIR’larından akaryakıt fiyat farkı almasıyla Türkiye de aynı uygulamaya başlamış, bu durum İran’la karayolu taşımacılığını durma noktasına getirmişti. Şimdi Türk ihracatçılar bu sorunun çözülerek taşımacılığın önündeki engellerin kaldırılmasını bekliyor.
Anlaşma iki ülke tarafından en üst seviyede sahiplenilmiş durumda. Yaklaşık 10 yıl önce başlayan görüşmelerde imzalar, geçen yıl 29 Ocak’ta İran’da atıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı İran ziyaretinde atılan imzaların ardından, anlaşma 1 Ocak 2015’te, Bakan Nihat Zeybekci’nin İran ziyareti sırasında devreye girdi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu ay içinde tekrar İran’a gitmesi bekleniyor.
“Bu dönemin parlayan yıldızı İran olacak”
Türkiye’nin geçtiğimiz yıl İran’a tekstil, hammadde ve hazırgiyim ihracatı 341 milyon dolar olarak gerçekleşmişti. Tercihli ticaret anlaşmasının ise özellikle tekstil sektörünü canlandırması bekleniyor. İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, anlaşmanın 2015 yılında ihracatı artırdığı gibi mağazalaşma sürecini de hızlandıracağını söyledi. “Bu dönemin parlayan yıldızı İran olacak” diyen Tanrıverdi, “Hem gümrük vergilerinin düşmesi hem güvenilir bir pazar haline gelmesi bunu gösteriyor. Firmalarımız orada mağaza açmaya cesaret edemiyorlardı. Bu anlaşmadan sonra firmalarımız orada mağazalaşma yoluna gidecek. Bu da bize ciddi bir katkı sağlayacaktır. Tüm markalarımızın programında İran var. Olumlu ve çok hızlı bir şekilde ilişkimizi gelişecektir” yorumunu yaptı. İran’ın Türk markaları için hedef pazar niteliği taşıdığını ifade eden BMD Başkanı Hüseyin Doğan, düşen gümrük vergilerinin ardından, perakendecilerin İran’a ilgisinin hızlı bir şekilde artacağı yorumunda bulundu. Doğan, “Bizim markalaşma ve mağazalaşma şansımızı artıracaktır” derken kısa sürede ticaret hacminin iki katına çıkacağını söyledi.
2015 yılında hedef 35 milyar dolarlık ticaret hacmi
Her iki ülkenin parlamentolarında onaylanan anlaşmanın pek çok anlamda fayda getireceğini belirten DEİK Türk-İran İş Konseyi Başkan Yardımcısı Osman Aksoy, özellikle tekstil ürünlerinde önemli avantajlar yakalanacağı bilgisini verdi. Bir ürüne uygulanan yüzde 55’lik gümrük vergisinin yüzde 40’a kadar düşürüleceği örneğini veren Aksoy, “Önümüzdeki dönemde 35 milyar dolarlık ticaret hacminden bahsediliyor. Bunun olmaması için hiçbir neden yok. İran’ın ihtiyaç duyduğu pek çok şey Türkiye’de var. Bu ay Cumhurbaşkanımızın İran’a gideceği söyleniyor. Bizim İran’daki ticaret müşavirliklerimiz de artıyor. Bu gelişmelerin olumlu etkileri olacaktır” diye konuştu.
Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Başkanı Timur Erk ise, “Azerbaycan’ın devlet şirketinin Türkiye’de yaptığı gibi İranlıların da Türkiye’de petro kimya ortaklığı yatırımı yapmalarının önü açılacak” şeklinde konuştu.
Tahran’da ticaret merkezi kurulacak
Anlaşmanın gümrük vergilerinde düşüş sağlamanın yanı sıra ekonomik ilişkilerin pekçok yönde geliştirileceğini belirten TÜMSİAD Başkanı Hasan Sert, “Tahran’da Türk firmalarının tamamının bir arada olduğu, bürolarının olduğu bir ticaret merkezi kurulması planlanıyor. Bu merkez, ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve muhtemel sorunların hızlı bir şekilde çözülebilmesi için çok önemli” bilgisini verdi.
Hedef, yıl sonuna kadar 300 ürün
'Tercihli ticaret', İran’ın en çok tercih ettiği ticari anlaşma şekillerinden biri. Suriye dışında Rusya ve yakın olduğu diğer ülkelerle STA yerine tercihli ticaret anlaşması yapmayı tercih eden İran ve Türkiye arasındaki görüşmeler ise uzun yıllara dayanıyor. Bu anlaşmayla Türkiye’den 140, İran’dan 125 olmak üzere toplamda 265 üründe gümrük vergilerinde ciddi düşüşler yapılacak. Hatta bu sayının yıl sonunda 300’e çıkarılması da hedefleniyor. Türkiye ile İran arasındaki ticaret hacmi, 2012 yılında 21.9 milyar dolar ve 2013 yılında 14.6 milyar dolar oldu. 2014’te ise bu oranın 15 milyar dolar civarında olması bekleniyor.
Mobilyada dağıtım, mağazalaşmaya dönüşecek
İran’ın uyguladığı gümrük vergilerinden ağzı en çok yanan sektörlerden biri de mobilya sektörüydü. Gümrük vergilerindeki artış nedeniyle yaklaşık 5 yıldır, İran pazarının daraldığını belirten Alfemo Genel Müdürü Ramazan Davulcuoğlu, “Bu anlaşmanın gümrük maddelerini de içermesi mobilya sektörüne muhakkak katkı sağlayacaktır. Bizim gümrük vergileri artırılmadan önce hemen her şehre dağıtımımız vardı ancak çok düştü. Bundan sonraki süreçte mağazalaşma mutlaka artar” bilgisini verdi. Demir ve Demirdışı Metal İhracatçıları Birliği Başkanı Tahsin Öztiryaki ise Türk markalarının ülkede tanınıyor olmasının önemli bir avantaj yaratacağını vurgulayarak şunları söyledi: “Markalarımızın çoğu orada biliniyor ve taklit ediliyordu. Gümrüklerdeki bu olumlu gelişmelerden sonra mutfak sektörü de mağazalaşmada güçlenecektir. Mağazalaşma süreci yıl sonuna kadar yüzde 15 artar.”