Haber Detayı

SAVUNMA İHRACATI YÜKSELİŞTE, HEDEF İLK ON ÜLKEDEN BİRİ OLMAK


Savunma ihracatı yükselişte, hedef ilk on ülkeden biri olmak Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, savunma sistemleri ihtiyaçlarının yurt içinden karşılanma oranının son on yılda iki kat artarak yüzde 54'e ulaştığını açıkladı. Üretim, ihracat, istihdam ve Ar-Ge alanlarında da ivme kazandıklarını kaydeden Bayar, "Ülkemizin 2023 vizyonu doğrultusunda, dünyada savunma sanayisinde en gelişmiş ilk on ülke arasına girmeyi hedefliyoruz" dedi. Geçmişte yurt savunması ihtiyaçlarının ortak üretim ve lisans altında üretim yöntemleriyle karşılandığını belirten Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, Türkiye'nin son yıllarda yurt içi çözümlere dayalı, ekonomik değer yaratan kritik ürünlerin özgün tasarımı ve geliştirilmesi aşamasına geldiğini ifade etti. Türk mühendisleri tarafından tasarlanan ve imal edilen zırhlı araç, komuta kontrol ve haberleşme sistemleri gibi ürünlerin çift yönlü fayda sağladığını kaydeden Bayar; "Bu ürünler, Silahlı Kuvvetlerimizin ve güvenlik güçlerimizin ihtiyaçlarını karşılamanın yanısıra, ihracat potansiyeli de taşımaktadır. Yonca Onuktarafından üretilerek- Pakistan, Malezya ve Gürcistan'a ihraç edilen Ani Müdahale Botlarını ve ASELSAN tarafından üretilerek Hollanda'ya ihraç edilen KMS Hava Savunma Sistemi'ni buna örnek olarak verebiliriz" dedi. Savunma ve havacılık ihracatının 2010 yılına oranla yüzde 29 artış gösterdiğini ve 2011 yılında da 1.09 milyar dolar olarak gerçekleştiğini kaydeden Bayar, 2016 yılı için öngörülen savunma sanayii ihracat hedefinin 2 milyar dolar olduğu mesajını verdi. Son verilere göre savunma sanayiinde üretim, 2010 yılına oranla 4.38 milyar dolar ciro büyüklüğüne ulaştı. Savunma sanayii sektöründe 2010 yılında 23 bin 695 kişi olan çalışan sayısı, 2011 yılında 24 bin 160 kişiye yükseldi. Son on yılda, toplam bedeli 22 milyar doları aşan savunma sanayii projeleri yürürlüğe girerken, yıllık Ar-Ge harcamaları 14 katına çıktı ve 672 milyon dolar seviyesine erişti. Savunma sanayii, halihazırda Türkiye'nin en fazla Ar-Ge harcaması yapan sektörü konumunda. Sektörün lokomotif firmaları arasında yer alan ASELSAN veTUSAŞ ise, dünyanın en büyük 100 savunma sanayii şirketi arasında. "Savunma sanayiinde dünyanın ilk 10 ülkesi içinde yer almak mümkün" Öte yandan Murad Bayar, Türkiye'nin bölgesel ve küresel öneminin artmasının, uluslararası rekabeti tetiklediğini ve bu unsurun sektörün ihracat performansına etkisinin olumlu olduğunu vurguladı. İhracat gerçekleştirilen pek çok alıcı ülkenin, kendi sanayilerine yatırım talep ettiğini bildiren Bayar; "Tehditlerin çeşitliliği artıyor, buna bağlı olarak otonom sistemler, nanoteknoloji, alternatif enerjiler, enerji depolama, uzay sistemleri, insansız araçlar gibi ileri teknoloji alanları ve bunların savunma uygulamaları öne çıkıyor. Bu alanlarda çalışacak nitelikli insan kaynağı yetiştirmek ise, en önemli konulardan biri haline geliyor" dedi. Bayar, değerlendirmesini şu sözlerle noktaladı: "Ülkemiz; ALTAY Ana Muharebe Tankı, MİLGEM Savaş Gemisi, ANKA İnsansız Hava Aracı, ATAK Taarruz Helikopteri ve HÜRKUŞ Eğitim ve Keşif Uçağı gibi, milli markamız olan ürünlere kavuşmuş bulunuyor. Şirketlerimiz, yurt dışına zırhlı araçlardan, hava savunma sistemlerine, simülatörlerden harp gemilerine pek çok sistem ve yazılım ihraç ediyor. Yüzlerce KOBİ, savunma sektörümüz için üretim yapabilir standartlara ulaşmıştır. Üniversite ve araştırma enstitülerimizdeki Ar-Ge potansiyeli hayata geçirilirken, çeşitli illerimizdeki sanayi kuruluşlarımız ve üniversitelerimiz, proje faaliyetleri m ize iştirak etmekte. Tüm bu olumlu gelişmeler doğrultusunda ve 2023 vizyonu paralelinde, dünyada savunma sanayiinde en gelişmiş ilk on ülke arasına girmeyi hedefliyoruz. Bu bağlamda, hâlihazırda başlatılan çalışmalara ek olarak, milli savaş uçağımızın, özgün helikopterimizin, gözlem uydularımızın ve hava savunma sistemlerimizin geliştirilmesini sağlayacağız. Türkiye'nin sanayi sektörlerindeki atılımlarına, teknolojik atılımlar da eklendiğinde, 2023 yılında dünyanın ilk on ekonomisi arasında yer almanın mümkün olacağına inanıyoruz."

Savunma ihracatı yükselişte, hedef ilk on ülkeden biri olmak Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, savunma sistemleri ihtiyaçlarının yurt içinden karşılanma oranının son on yılda iki kat artarak yüzde 54'e ulaştığını açıkladı. Üretim, ihracat, istihdam ve Ar-Ge alanlarında da ivme kazandıklarını kaydeden Bayar, "Ülkemizin 2023 vizyonu doğrultusunda, dünyada savunma sanayisinde en gelişmiş ilk on ülke arasına girmeyi hedefliyoruz" dedi. Geçmişte yurt savunması ihtiyaçlarının ortak üretim ve lisans altında üretim yöntemleriyle karşılandığını belirten Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, Türkiye'nin son yıllarda yurt içi çözümlere dayalı, ekonomik değer yaratan kritik ürünlerin özgün tasarımı ve geliştirilmesi aşamasına geldiğini ifade etti. Türk mühendisleri tarafından tasarlanan ve imal edilen zırhlı araç, komuta kontrol ve haberleşme sistemleri gibi ürünlerin çift yönlü fayda sağladığını kaydeden Bayar; "Bu ürünler, Silahlı Kuvvetlerimizin ve güvenlik güçlerimizin ihtiyaçlarını karşılamanın yanısıra, ihracat potansiyeli de taşımaktadır. Yonca Onuktarafından üretilerek- Pakistan, Malezya ve Gürcistan'a ihraç edilen Ani Müdahale Botlarını ve ASELSAN tarafından üretilerek Hollanda'ya ihraç edilen KMS Hava Savunma Sistemi'ni buna örnek olarak verebiliriz" dedi. Savunma ve havacılık ihracatının 2010 yılına oranla yüzde 29 artış gösterdiğini ve 2011 yılında da 1.09 milyar dolar olarak gerçekleştiğini kaydeden Bayar, 2016 yılı için öngörülen savunma sanayii ihracat hedefinin 2 milyar dolar olduğu mesajını verdi. Son verilere göre savunma sanayiinde üretim, 2010 yılına oranla 4.38 milyar dolar ciro büyüklüğüne ulaştı. Savunma sanayii sektöründe 2010 yılında 23 bin 695 kişi olan çalışan sayısı, 2011 yılında 24 bin 160 kişiye yükseldi. Son on yılda, toplam bedeli 22 milyar doları aşan savunma sanayii projeleri yürürlüğe girerken, yıllık Ar-Ge harcamaları 14 katına çıktı ve 672 milyon dolar seviyesine erişti. Savunma sanayii, halihazırda Türkiye'nin en fazla Ar-Ge harcaması yapan sektörü konumunda. Sektörün lokomotif firmaları arasında yer alan ASELSAN veTUSAŞ ise, dünyanın en büyük 100 savunma sanayii şirketi arasında. "Savunma sanayiinde dünyanın ilk 10 ülkesi içinde yer almak mümkün" Öte yandan Murad Bayar, Türkiye'nin bölgesel ve küresel öneminin artmasının, uluslararası rekabeti tetiklediğini ve bu unsurun sektörün ihracat performansına etkisinin olumlu olduğunu vurguladı. İhracat gerçekleştirilen pek çok alıcı ülkenin, kendi sanayilerine yatırım talep ettiğini bildiren Bayar; "Tehditlerin çeşitliliği artıyor, buna bağlı olarak otonom sistemler, nanoteknoloji, alternatif enerjiler, enerji depolama, uzay sistemleri, insansız araçlar gibi ileri teknoloji alanları ve bunların savunma uygulamaları öne çıkıyor. Bu alanlarda çalışacak nitelikli insan kaynağı yetiştirmek ise, en önemli konulardan biri haline geliyor" dedi. Bayar, değerlendirmesini şu sözlerle noktaladı: "Ülkemiz; ALTAY Ana Muharebe Tankı, MİLGEM Savaş Gemisi, ANKA İnsansız Hava Aracı, ATAK Taarruz Helikopteri ve HÜRKUŞ Eğitim ve Keşif Uçağı gibi, milli markamız olan ürünlere kavuşmuş bulunuyor. Şirketlerimiz, yurt dışına zırhlı araçlardan, hava savunma sistemlerine, simülatörlerden harp gemilerine pek çok sistem ve yazılım ihraç ediyor. Yüzlerce KOBİ, savunma sektörümüz için üretim yapabilir standartlara ulaşmıştır. Üniversite ve araştırma enstitülerimizdeki Ar-Ge potansiyeli hayata geçirilirken, çeşitli illerimizdeki sanayi kuruluşlarımız ve üniversitelerimiz, proje faaliyetleri m ize iştirak etmekte. Tüm bu olumlu gelişmeler doğrultusunda ve 2023 vizyonu paralelinde, dünyada savunma sanayiinde en gelişmiş ilk on ülke arasına girmeyi hedefliyoruz. Bu bağlamda, hâlihazırda başlatılan çalışmalara ek olarak, milli savaş uçağımızın, özgün helikopterimizin, gözlem uydularımızın ve hava savunma sistemlerimizin geliştirilmesini sağlayacağız. Türkiye'nin sanayi sektörlerindeki atılımlarına, teknolojik atılımlar da eklendiğinde, 2023 yılında dünyanın ilk on ekonomisi arasında yer almanın mümkün olacağına inanıyoruz."