Haber Detayı

KKDF’nin kalkması sevindirdi ama...


KKDF’yi kaldıran düzenlemeden nihai ürün üreticileri endişeli: Üretimi destekleyelim derken ithalat artabilir

HÜSEYİN GÖKÇE - ANKARA
SERCAN AKINCI - İSTANBUL

Yeni teşvik paketi kapsamında, Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu’nun (KKDF) yatırım malı, hammadde, ara malı ve nihai ürün ayrımı yapılmaksızın 51 ürün grubu ithalatında sıfırlanması birçok sektörde olumlu karşılandı. Kararla, özellikle dış girdiye bağımlı üretim yapan sektörler yüzde 6’lık yükten kurtuldu. Sektör temsilcileri, açıklamalarında yüzde 6’lık maliyet avantajının üretime ve şirketlere can suyu olduğu görüşünü dile getirdi. Ancak 2 noktada “ithalatı artırabileceği” uyarısı da var. Özellikle nihai ürün üreticileri karardan endişeli. Edinilen bilgilere göre muhtemel olumsuz etkiler konusunda da değerlendirme yapılıyor. Ancak henüz resmi bir düzeltme yapılmadı.

Yeni teşvik paketi kapsamında, Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu’nun (KKDF) hammadde, ara malı ve nihai ürün ayrımı yapılmaksızın 51 fasıl ve ürünün ithalatında sıfırlanması olumlu karşılandı. 10 Nisan Cuma günü yayınlanan kararla, özellikle dış girdiye bağımlı üretim yapan sektörler yüzde 6’lık bir yükten kurtulmuş oldu. Birçok sektör temsilcisi yaptıkları açıklamalarda zaten karlılığın yüksek olmadığı bir ortamda yüzde 6’lık maliyet avantajının can suyu gibi olduğunu bildirdiler. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, düzenlemeyle birlikte sanayicinin yatırım ve finansman imkanlarının artacağını belirtti. Hisarcıklıoğlu kararın açıklanmasından sonra yaptığı açıklamada, “Bu yükün ortadan kaldırılması, sanayicimizin daha kolay ve daha az maliyetle yatırım yapmasını sağlayacak” demişti.

İki noktadan eleştiri var

Ancak karara iki noktada eleştiri getiriliyor. Birincisi, “Daha önce KKDF nedeniyle ithalatın pahalı geldiği, yerli girdinin tercih edildiği sektörler, şimdi KKDF kalktı, ithalat daha ucuz oldu gerekçesiyle ithalata yönelme olabilir” deniliyor. İkincisi; “Amaç üretimi desteklemek olduğuna göre KKDF, nihai ürünlerde kalkmamalı” görüşü dile getiriliyor.

DÜNYA’ya bilgi veren kaynaklar, “Maliyetleri düşürmek için olumlu bir adım. Ancak yerli üretimi ve yatırımı destekleme amacıyla hazırlanan bir paketin ‘nihai ürünü’ de içermesi sıkıntı yaratabilir” dediler. DÜNYA gazetesi yazarı, dış ticaret uzmanı Şefik Ergönül de bu iki noktaya dikkat çekti. Ergönül, “Yatırım mallarında kalkması uygun ve önemli. Ara malı ithalatında, ithalatı rahatlatması, önünü açması bakımından yerli malının pahalı düştüğü noktalarda GTİP bazında ayrım yapılmalı. Yerli üretimi sıkıntıya sokacak bir şey varsa orada korumacılık devam edebilir. Bu DTÖ’ye de anlatılabilir. Şimdiye kadar koruma sıkıntısı çıkmadı. Ancak direkt tüketiciye sunulan ürünlerde rahatsız edici sonuçları olabilir. Yatırım malı ve GTİP bazında ara malları için olmalı” dedi. Edinilen bilgilere göre ilgili düzenlemede, itirazlara göre yeni bir düzeltme de değerlendiriliyor. Ancak 10 Nisan’da yayımlanan Bakanlar Kurulu kararında henüz bir resmi düzeltme yapılmadı.

'Orta ve uzun vadede sorun yaratır'

Kararın bütçe yönünden etkilerini değerlendiren Güncel Laviale Yönetim Kurulu Başkanı Yeminli Mali Müşavir Yılmaz Tezer, “Orta ve uzun vadede büyük sorunlar yaratabilir. Bütçe içinde önemli bir gelir kalemi karşılığı olmaksızın kaldırıldı. Kaldırılan KKDF’nin mutlak suretle başka bir gelir kalemi ile takviye edilmesine neden olacağı için ekonomiye olumsuz yansıma olasılığı yüksektir. Yerli sanayicinin fırsat eşitliği de bozulacak. Birçok ürün ithal ürün karşısında pahalı hale gelecek tüketim ve üretimde ciddi sorunlar yaşanacaktır” dedi. Gümrük Müşaviri İlhan Bulut da “Çok radikal bir karar, ithalatta artış kaçınılmaz” dedi. Bulut şöyle konuştu: “Uygulama imalatçı ithalatçılar açısından yararlı. Ancak ithalatı da artıracak. Yüksek teknolojili ürünler ve hammadde - yarı mamulle sınırlı bir uygulama olacağı beklentisi vardı. Ayrım yapılmaksızın her mal kaleminde KKDF sıfırlandı. Çok radikal bir karar. İhracata dayalı bir üretim prosesi olan firmaların vadeli alımları için ithalat maliyetleri doğrudan yüzde 6 azalacak. Bu kapsamdaki üreticilerin çoğu DİR’le ithalat yaptıkları için hali hazırda zaten KKDF ödemiyorlardı. Bu aşamadan sonra bu belgelere ihtiyaç kalmayacak. KKDF yüzünden ithalata soğuk bakan firmalar ithalata yönelecek, ithalat artışı olacak. Bunu firmaların kısa vadeli döviz borçlanmaları olarak düşünebiliriz. Düzenlemeyle beklentiler karşılanamazsa ya da cari açığa olumsuz etkileri gözlenirse eski haline döneceği göz ardı edilmemelidir. Ürün yelpazesi geniş tutulmuş. Nihai ürünlerde yerli üreticiye olumsuz bir etki yapacak.”

'Camdaki net ihracatçı konumumuz tersine döner'

Şişecam Genel Müdür Ahmet Kırman: “Türkiye camda net ihracatçı ülke. KKDF ile ilgili Bakanlar Kurulu kararı bu gidişatı tersine çevirebilir. Cam ürün gruplarında Türkiye lehine bir dış ticaret fazlası söz konusu. Zaten son dönemlerde ithalatta bir artış da başlamıştı. Bu karar dış ticaretteki lehimize giden durumu tersine çevirecek bir gidişata imkan verebilir diye düşünüyorum. Özellikle Türkiye’nin yakın bölgelerinde mal göndermek için hareketlenen ülkeler var. Camda bazı ürünler kararname dışında tutulmakla birlikte KKDF’si sıfırlanan ürünlerin tamamı Türkiye’de üretilen ürünler. Türkiye cam ürün grubunda geçen sene 877 milyon dolarlık ithalat yaptı. Bu yılın ilk iki aylık döneminde de geçen yıl aynı döneme göre yüzde 40 civarında ithalat artışı söz konusu. Dış ticaretteki makas giderek daralıyor.”

Sektör temsilcileri ne dedi?

'Vicdanlara sığmayan bir kamburdu'

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci: KKDF kararıyla yaklaşık 10 milyar dolarlık ithalat yapan ve yüzde 85 dışa bağımlı olan sektörümüzün üzerinden büyük bir yük kalktı. Akıllara, vicdanlara sığmayan bir kamburdan kurtulduk. Yüzde 6 bazılarına küçük görünebilir ama iş öyle değil. 500 büyük sanayicinin ortalama karı yüzde 6 seviyelerinde. Kesinlikle sektöre nefes aldıracak bir uygulama. Yerli hammadde üreticilerini olumsuz etkileyip etkilemeyeceği tartışmalı. Teşvik sisteminde petrokimya sektörüne özel destekler verilmesine rağmen yatırımlar artmadı. İşletme dönemi desteği olmadığı için bedelsiz arsa ve yatırım bedelinin yıllara bağlı olarak alınması çok fayda sağlamadı. İşletme aşamasında enerji ve istihdam teşviki gerekiyor. Nafta, doğalgaz gibi ürün ithalinin vergiden arındırılması, önemli. Plastik sanayiinin sürdürülebilir bir rekabet içinde olması için, Türkiye’nin kendi plastik hammaddesini en az yarısının yerli üretilmesi gerekli. Yerli üretici, diğer sanayicinin üzerine yük bindirmeden desteklenmeli. Gelişmekte olan ülkelerden gelen hammadde için yüzde 6.5’lik koruma devam ediyor. Bunun da kaldırılması gerekir.

'Nihai ürün ithalatında kalkmamalı'

Yassı Çelik Kullanıcıları Platformu Sözcüsü ve Erensan CEO’su Ali Eren: KKDF’nin makine ithalatında kaldırılmasını tasvip etmiyoruz. Yerli sanayicinin gözetilmesi gerekir. KKDF’nin sadece makine aksam ve komponentlerinde kalkması doğru olur. Bitmiş üründe bunun kaldırılmasıyla bizi ters köşe yaptı. Bu konuda geri adım atılması gerek. Amaç üretimi, yatırımı desteklemek değil miydi? O zaman bitmiş üründe niye KKDF kaldırılıyor? Hammadde ve ara malı ithalatında kaldırılması doğru olur.

'Finansal politika aracıydı, gerek kalmadı'

İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi: Yerli üreticilerle ilgili mevzuatta zaten korunma önlemleri var. Kararı olumlu karşıladık. KKDF kriz döneminde dışarıdan borçlanmayı önlemek adına yürürlüğe konuldu. KKDF yüzünden insanlar ithalatı peşin yapmak zorunda kalıyordu. Şimdi finansman teminin zor olduğu bir dönemde, bunu kullanmamak mantıklı değil. Nihai ürün ithalatı yapanlar zaten bir şekilde finansmanı buluyor. KKDF’nin finansal bir politika aracı olarak kullanılmasına gerek kalmadı.

'Sektör DİR bürokrasisinden kurtuldu'

TÇÜD Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan: KKDF’nin 10 Nisan itibarıyla 72 ve 73’üncü fasıllarda sıfırlanmasını çelik sektörü olarak memnuniyetle karşıladık. Sanayiciler DİR bürokrasisinden kurtulacak. Yüzde 6’lık KKDF’yi ödemek istemeyen sanayici kredili ithalatta DİR sistemine yöneliyordu. Bu da işleri yavaşlatıyor. DİR içerisinde ikincil işlem görmüş ürünlerin ve onlar için ödenecek vergilerin hesaplanması gibi, süreci yavaşlatan pek çok ilave unsur ortaya çıkıyordu. İthalatçının DİR’i tercih etmesinin devlete de bir faydası yok. Bu, sanayide maliyetleri artırırken DİR kapsamında gerçekleştirilen ithalatı suni şekilde artırıyordu. Maliye, sonunda bu durumu görerek, devlete gelir sağlamayan ancak maliyetleri artıran bir unsuru kaldırdı. Rekabet gücü açısından çok yönlü faydaları olacak.

'Ekonomiye doping olacak'

TÜGİAD Ankara Başkanı Türker Naslı: Uygulama ekonomiyi canlandıracak, doping etkisi yaratacak. Girdi maliyetinin düşmesiyle üretimin daha kolay hale gelecek. Sanayide çarklar hızlanacak. Bunun da enfl asyonu düşürücü etkisi olacak. Sanayici KKDF ödememek için peşin ithalat yoluna gidiyordu. Ayrıca kredi maliyetine katlanıyordu. Bu kararla Türk sanayicisinin yaklaşık 1 milyar dolarlık bir mali yükten kurtulacağı hesaplanıyor. Bu yükün ortadan kalkması, zincirleme bir etkiyle ara malları ve yatırım malları ithalatında girdi maliyetlerini düşürecek.

KKDF’yi kaldıran düzenlemeden nihai ürün üreticileri endişeli: Üretimi destekleyelim derken ithalat artabilir

HÜSEYİN GÖKÇE - ANKARA
SERCAN AKINCI - İSTANBUL

Yeni teşvik paketi kapsamında, Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu’nun (KKDF) yatırım malı, hammadde, ara malı ve nihai ürün ayrımı yapılmaksızın 51 ürün grubu ithalatında sıfırlanması birçok sektörde olumlu karşılandı. Kararla, özellikle dış girdiye bağımlı üretim yapan sektörler yüzde 6’lık yükten kurtuldu. Sektör temsilcileri, açıklamalarında yüzde 6’lık maliyet avantajının üretime ve şirketlere can suyu olduğu görüşünü dile getirdi. Ancak 2 noktada “ithalatı artırabileceği” uyarısı da var. Özellikle nihai ürün üreticileri karardan endişeli. Edinilen bilgilere göre muhtemel olumsuz etkiler konusunda da değerlendirme yapılıyor. Ancak henüz resmi bir düzeltme yapılmadı.

Yeni teşvik paketi kapsamında, Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu’nun (KKDF) hammadde, ara malı ve nihai ürün ayrımı yapılmaksızın 51 fasıl ve ürünün ithalatında sıfırlanması olumlu karşılandı. 10 Nisan Cuma günü yayınlanan kararla, özellikle dış girdiye bağımlı üretim yapan sektörler yüzde 6’lık bir yükten kurtulmuş oldu. Birçok sektör temsilcisi yaptıkları açıklamalarda zaten karlılığın yüksek olmadığı bir ortamda yüzde 6’lık maliyet avantajının can suyu gibi olduğunu bildirdiler. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, düzenlemeyle birlikte sanayicinin yatırım ve finansman imkanlarının artacağını belirtti. Hisarcıklıoğlu kararın açıklanmasından sonra yaptığı açıklamada, “Bu yükün ortadan kaldırılması, sanayicimizin daha kolay ve daha az maliyetle yatırım yapmasını sağlayacak” demişti.

İki noktadan eleştiri var

Ancak karara iki noktada eleştiri getiriliyor. Birincisi, “Daha önce KKDF nedeniyle ithalatın pahalı geldiği, yerli girdinin tercih edildiği sektörler, şimdi KKDF kalktı, ithalat daha ucuz oldu gerekçesiyle ithalata yönelme olabilir” deniliyor. İkincisi; “Amaç üretimi desteklemek olduğuna göre KKDF, nihai ürünlerde kalkmamalı” görüşü dile getiriliyor.

DÜNYA’ya bilgi veren kaynaklar, “Maliyetleri düşürmek için olumlu bir adım. Ancak yerli üretimi ve yatırımı destekleme amacıyla hazırlanan bir paketin ‘nihai ürünü’ de içermesi sıkıntı yaratabilir” dediler. DÜNYA gazetesi yazarı, dış ticaret uzmanı Şefik Ergönül de bu iki noktaya dikkat çekti. Ergönül, “Yatırım mallarında kalkması uygun ve önemli. Ara malı ithalatında, ithalatı rahatlatması, önünü açması bakımından yerli malının pahalı düştüğü noktalarda GTİP bazında ayrım yapılmalı. Yerli üretimi sıkıntıya sokacak bir şey varsa orada korumacılık devam edebilir. Bu DTÖ’ye de anlatılabilir. Şimdiye kadar koruma sıkıntısı çıkmadı. Ancak direkt tüketiciye sunulan ürünlerde rahatsız edici sonuçları olabilir. Yatırım malı ve GTİP bazında ara malları için olmalı” dedi. Edinilen bilgilere göre ilgili düzenlemede, itirazlara göre yeni bir düzeltme de değerlendiriliyor. Ancak 10 Nisan’da yayımlanan Bakanlar Kurulu kararında henüz bir resmi düzeltme yapılmadı.

'Orta ve uzun vadede sorun yaratır'

Kararın bütçe yönünden etkilerini değerlendiren Güncel Laviale Yönetim Kurulu Başkanı Yeminli Mali Müşavir Yılmaz Tezer, “Orta ve uzun vadede büyük sorunlar yaratabilir. Bütçe içinde önemli bir gelir kalemi karşılığı olmaksızın kaldırıldı. Kaldırılan KKDF’nin mutlak suretle başka bir gelir kalemi ile takviye edilmesine neden olacağı için ekonomiye olumsuz yansıma olasılığı yüksektir. Yerli sanayicinin fırsat eşitliği de bozulacak. Birçok ürün ithal ürün karşısında pahalı hale gelecek tüketim ve üretimde ciddi sorunlar yaşanacaktır” dedi. Gümrük Müşaviri İlhan Bulut da “Çok radikal bir karar, ithalatta artış kaçınılmaz” dedi. Bulut şöyle konuştu: “Uygulama imalatçı ithalatçılar açısından yararlı. Ancak ithalatı da artıracak. Yüksek teknolojili ürünler ve hammadde - yarı mamulle sınırlı bir uygulama olacağı beklentisi vardı. Ayrım yapılmaksızın her mal kaleminde KKDF sıfırlandı. Çok radikal bir karar. İhracata dayalı bir üretim prosesi olan firmaların vadeli alımları için ithalat maliyetleri doğrudan yüzde 6 azalacak. Bu kapsamdaki üreticilerin çoğu DİR’le ithalat yaptıkları için hali hazırda zaten KKDF ödemiyorlardı. Bu aşamadan sonra bu belgelere ihtiyaç kalmayacak. KKDF yüzünden ithalata soğuk bakan firmalar ithalata yönelecek, ithalat artışı olacak. Bunu firmaların kısa vadeli döviz borçlanmaları olarak düşünebiliriz. Düzenlemeyle beklentiler karşılanamazsa ya da cari açığa olumsuz etkileri gözlenirse eski haline döneceği göz ardı edilmemelidir. Ürün yelpazesi geniş tutulmuş. Nihai ürünlerde yerli üreticiye olumsuz bir etki yapacak.”

'Camdaki net ihracatçı konumumuz tersine döner'

Şişecam Genel Müdür Ahmet Kırman: “Türkiye camda net ihracatçı ülke. KKDF ile ilgili Bakanlar Kurulu kararı bu gidişatı tersine çevirebilir. Cam ürün gruplarında Türkiye lehine bir dış ticaret fazlası söz konusu. Zaten son dönemlerde ithalatta bir artış da başlamıştı. Bu karar dış ticaretteki lehimize giden durumu tersine çevirecek bir gidişata imkan verebilir diye düşünüyorum. Özellikle Türkiye’nin yakın bölgelerinde mal göndermek için hareketlenen ülkeler var. Camda bazı ürünler kararname dışında tutulmakla birlikte KKDF’si sıfırlanan ürünlerin tamamı Türkiye’de üretilen ürünler. Türkiye cam ürün grubunda geçen sene 877 milyon dolarlık ithalat yaptı. Bu yılın ilk iki aylık döneminde de geçen yıl aynı döneme göre yüzde 40 civarında ithalat artışı söz konusu. Dış ticaretteki makas giderek daralıyor.”

Sektör temsilcileri ne dedi?

'Vicdanlara sığmayan bir kamburdu'

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci: KKDF kararıyla yaklaşık 10 milyar dolarlık ithalat yapan ve yüzde 85 dışa bağımlı olan sektörümüzün üzerinden büyük bir yük kalktı. Akıllara, vicdanlara sığmayan bir kamburdan kurtulduk. Yüzde 6 bazılarına küçük görünebilir ama iş öyle değil. 500 büyük sanayicinin ortalama karı yüzde 6 seviyelerinde. Kesinlikle sektöre nefes aldıracak bir uygulama. Yerli hammadde üreticilerini olumsuz etkileyip etkilemeyeceği tartışmalı. Teşvik sisteminde petrokimya sektörüne özel destekler verilmesine rağmen yatırımlar artmadı. İşletme dönemi desteği olmadığı için bedelsiz arsa ve yatırım bedelinin yıllara bağlı olarak alınması çok fayda sağlamadı. İşletme aşamasında enerji ve istihdam teşviki gerekiyor. Nafta, doğalgaz gibi ürün ithalinin vergiden arındırılması, önemli. Plastik sanayiinin sürdürülebilir bir rekabet içinde olması için, Türkiye’nin kendi plastik hammaddesini en az yarısının yerli üretilmesi gerekli. Yerli üretici, diğer sanayicinin üzerine yük bindirmeden desteklenmeli. Gelişmekte olan ülkelerden gelen hammadde için yüzde 6.5’lik koruma devam ediyor. Bunun da kaldırılması gerekir.

'Nihai ürün ithalatında kalkmamalı'

Yassı Çelik Kullanıcıları Platformu Sözcüsü ve Erensan CEO’su Ali Eren: KKDF’nin makine ithalatında kaldırılmasını tasvip etmiyoruz. Yerli sanayicinin gözetilmesi gerekir. KKDF’nin sadece makine aksam ve komponentlerinde kalkması doğru olur. Bitmiş üründe bunun kaldırılmasıyla bizi ters köşe yaptı. Bu konuda geri adım atılması gerek. Amaç üretimi, yatırımı desteklemek değil miydi? O zaman bitmiş üründe niye KKDF kaldırılıyor? Hammadde ve ara malı ithalatında kaldırılması doğru olur.

'Finansal politika aracıydı, gerek kalmadı'

İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi: Yerli üreticilerle ilgili mevzuatta zaten korunma önlemleri var. Kararı olumlu karşıladık. KKDF kriz döneminde dışarıdan borçlanmayı önlemek adına yürürlüğe konuldu. KKDF yüzünden insanlar ithalatı peşin yapmak zorunda kalıyordu. Şimdi finansman teminin zor olduğu bir dönemde, bunu kullanmamak mantıklı değil. Nihai ürün ithalatı yapanlar zaten bir şekilde finansmanı buluyor. KKDF’nin finansal bir politika aracı olarak kullanılmasına gerek kalmadı.

'Sektör DİR bürokrasisinden kurtuldu'

TÇÜD Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan: KKDF’nin 10 Nisan itibarıyla 72 ve 73’üncü fasıllarda sıfırlanmasını çelik sektörü olarak memnuniyetle karşıladık. Sanayiciler DİR bürokrasisinden kurtulacak. Yüzde 6’lık KKDF’yi ödemek istemeyen sanayici kredili ithalatta DİR sistemine yöneliyordu. Bu da işleri yavaşlatıyor. DİR içerisinde ikincil işlem görmüş ürünlerin ve onlar için ödenecek vergilerin hesaplanması gibi, süreci yavaşlatan pek çok ilave unsur ortaya çıkıyordu. İthalatçının DİR’i tercih etmesinin devlete de bir faydası yok. Bu, sanayide maliyetleri artırırken DİR kapsamında gerçekleştirilen ithalatı suni şekilde artırıyordu. Maliye, sonunda bu durumu görerek, devlete gelir sağlamayan ancak maliyetleri artıran bir unsuru kaldırdı. Rekabet gücü açısından çok yönlü faydaları olacak.

'Ekonomiye doping olacak'

TÜGİAD Ankara Başkanı Türker Naslı: Uygulama ekonomiyi canlandıracak, doping etkisi yaratacak. Girdi maliyetinin düşmesiyle üretimin daha kolay hale gelecek. Sanayide çarklar hızlanacak. Bunun da enfl asyonu düşürücü etkisi olacak. Sanayici KKDF ödememek için peşin ithalat yoluna gidiyordu. Ayrıca kredi maliyetine katlanıyordu. Bu kararla Türk sanayicisinin yaklaşık 1 milyar dolarlık bir mali yükten kurtulacağı hesaplanıyor. Bu yükün ortadan kalkması, zincirleme bir etkiyle ara malları ve yatırım malları ithalatında girdi maliyetlerini düşürecek.