Haber Detayı

Yatırımlarda kötü gidiş sürecek mi?


Gümrük Bakanlığı’nın açıkladığı şubat ayı dış ticaret verileri yatırımlarda toparlanmaya işaret etti. Ancak sektör temsilcileri ve ekonomistler veriye şüpheyle yaklaştı ve bu yılın yatırımlar açısından sorunlu geçeceğini öngördü...

Mehmet FİLOĞLU

İSTANBUL - Yatırımlar geçen yıl büyümeye negatif katkı yaparken, küresel belirsizlikler ve zayıf dış talep ile bu yıl için de beklentiler zayıf kaldı. Ocak ayı verileri olumsuz tabloyu desteklerken, Gümrük ve Dış Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı şubat ayı dış ticaret verileri ise yatırımlarda bir hareketlenmeye işaret etti. Geçen ay sermaye malı ihracatı yüzde 17.5 artarken, ithalatı ise yüzde 13.6 yükseldi. Bu da hem dış talep hem de iç piyasada bir canlanma yaşandığı umutlarını doğurdu.

Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran ise veriye şüpheli yaklaştı. TİM’in verilerine göre makine ve aksamları sektöründe şubat ayında gerçekleşen yıllık ihracat artışı yüzde 2 düzeyinde. Dalgakıran, bakanlığın açıkladığı 17.5’lik sermaye malı ihracatı artışının büyük oranda makineden gelmediğini ve neyden kaynaklandığını bilmediğini söyledi. Bununla birlikte sektörün genel durumu hakkında da bilgi veren Dalgakıran, mevcut göstergelerin olumlu bir tabloya işaret etmediğini belirterek, “Kendimizi kandırırsak yanlış yaparız. Komşularımızı kaybettik. Geliri petrole dayanan ülkelerde de yatırımlar durdu. Bu ortamda fazla umutlu olmak zor” dedi.

“Geçen yılı yakalarsak büyük başarı elde etmiş oluruz”

Dalgakıran’a göre iç piyasa da yatırımlar için elverişli değil. Beşeri sermayenin zayıflığından, hukuki altyapıya kadar birçok yapısal sorunun bir kez daha altını çizen Dalgakıran, “Bugün uluslararası bir yatırımcı neden doğu Avrupa ya da Uzakdoğu yerine Türkiye’ye yatırım yapsın diye sorarsanız, buna verilecek net bir cevabımız yok. Yabancı yatırımcılar Türkiye’nin öngörülebilirliğine yönelik endişelerini daha fazla dile getirmeye başladı” dedi. Dalgakıran, bu sorunların üst üste binmesiyle sektör olarak geçen yılki üretim rakamlarını yakalamalarının dahi büyük bir başarı olarak görülmesi gerektiğini ifade etti.

“Bu yıl oldukça zorlu geçecek”

Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Sadi Uzunoğlu da benzer şekilde Türkiye’de yatırım ortamının iyileşmekten uzak olduğunu dolayısıyla şubat ayında gelen olumlu verinin konjonktürel olabileceğini kaydetti. Türkiye’de her halükarda ekonominin yüzde 17-18’i civarında yatırım yapıldığını hatırlatan Uzunoğlu, “Sorun sadece yatırımın büyüklüğü değil, kalitesi de önemli bir tartışma konusu. Türkiye’de son yıllarda yatırımların önemli bir bölümü altyapı ve inşaat sektörüne kaydı. Ancak bu sektörlerin tek başına ekonominin verimliliğini artırması kolay değil” dedi. Uzunoğlu, dış koşullar ve Türkiye’nin politik tercihleri dolayısıyla dış talebin sınırlı kalacağını belirterek, “Böyle bir ortamda Türkiye ekonomisinin kaynak bulması çok güç. Bu yıl oldukça zorlu geçecek” diye konuştu.

“Yatırımların artması için güvenin geri gelmesi lazım”

İş Yatırım Ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu da yatırımlarda bir trend değişikliğinden bahsetmek için henüz erken olduğunu ancak verileri yakından takip edeceklerini söyledi. Kömürcüoğlu, 2016 için yatırımlarda zayıf bir seyir beklemeyi sürdürdüklerini belirterek, “Gerek küresel piyasalardaki çalkantılar, gerekse de yurt içindeki belirsizlikler sağlıklı bir yatırım ortamı sunmuyor. Reel sektörün yatırımlarını artırması için güveninin artması gerek” diye konuştu.

Sermaye malları hangi ürünleri içeriyor?

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin hazırladığı “Mesleklerin Gruplandırılması Rehberi”ne göre sermaye malları şöyle tanımlanıyor: “Mal veya hizmet üretimi için kullanılan, hammadde ve yakıt dışında kalan diğer mallardır. Bunlar, fabrika binaları, makineler, lokomotifler, kamyonlar ve traktörleri içermektedir. Araziler, genellikle bir sermaye malı olarak dikkate alınmamaktadır.” Makine ihracatı ve sermaye malı ihracatı arasındaki farkın da başta lojistik ürünleri olmak üzere diğer kalemlerden kaynaklandığı düşünülüyor.

Gümrük Bakanlığı’nın açıkladığı şubat ayı dış ticaret verileri yatırımlarda toparlanmaya işaret etti. Ancak sektör temsilcileri ve ekonomistler veriye şüpheyle yaklaştı ve bu yılın yatırımlar açısından sorunlu geçeceğini öngördü...

Mehmet FİLOĞLU

İSTANBUL - Yatırımlar geçen yıl büyümeye negatif katkı yaparken, küresel belirsizlikler ve zayıf dış talep ile bu yıl için de beklentiler zayıf kaldı. Ocak ayı verileri olumsuz tabloyu desteklerken, Gümrük ve Dış Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı şubat ayı dış ticaret verileri ise yatırımlarda bir hareketlenmeye işaret etti. Geçen ay sermaye malı ihracatı yüzde 17.5 artarken, ithalatı ise yüzde 13.6 yükseldi. Bu da hem dış talep hem de iç piyasada bir canlanma yaşandığı umutlarını doğurdu.

Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran ise veriye şüpheli yaklaştı. TİM’in verilerine göre makine ve aksamları sektöründe şubat ayında gerçekleşen yıllık ihracat artışı yüzde 2 düzeyinde. Dalgakıran, bakanlığın açıkladığı 17.5’lik sermaye malı ihracatı artışının büyük oranda makineden gelmediğini ve neyden kaynaklandığını bilmediğini söyledi. Bununla birlikte sektörün genel durumu hakkında da bilgi veren Dalgakıran, mevcut göstergelerin olumlu bir tabloya işaret etmediğini belirterek, “Kendimizi kandırırsak yanlış yaparız. Komşularımızı kaybettik. Geliri petrole dayanan ülkelerde de yatırımlar durdu. Bu ortamda fazla umutlu olmak zor” dedi.

“Geçen yılı yakalarsak büyük başarı elde etmiş oluruz”

Dalgakıran’a göre iç piyasa da yatırımlar için elverişli değil. Beşeri sermayenin zayıflığından, hukuki altyapıya kadar birçok yapısal sorunun bir kez daha altını çizen Dalgakıran, “Bugün uluslararası bir yatırımcı neden doğu Avrupa ya da Uzakdoğu yerine Türkiye’ye yatırım yapsın diye sorarsanız, buna verilecek net bir cevabımız yok. Yabancı yatırımcılar Türkiye’nin öngörülebilirliğine yönelik endişelerini daha fazla dile getirmeye başladı” dedi. Dalgakıran, bu sorunların üst üste binmesiyle sektör olarak geçen yılki üretim rakamlarını yakalamalarının dahi büyük bir başarı olarak görülmesi gerektiğini ifade etti.

“Bu yıl oldukça zorlu geçecek”

Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Sadi Uzunoğlu da benzer şekilde Türkiye’de yatırım ortamının iyileşmekten uzak olduğunu dolayısıyla şubat ayında gelen olumlu verinin konjonktürel olabileceğini kaydetti. Türkiye’de her halükarda ekonominin yüzde 17-18’i civarında yatırım yapıldığını hatırlatan Uzunoğlu, “Sorun sadece yatırımın büyüklüğü değil, kalitesi de önemli bir tartışma konusu. Türkiye’de son yıllarda yatırımların önemli bir bölümü altyapı ve inşaat sektörüne kaydı. Ancak bu sektörlerin tek başına ekonominin verimliliğini artırması kolay değil” dedi. Uzunoğlu, dış koşullar ve Türkiye’nin politik tercihleri dolayısıyla dış talebin sınırlı kalacağını belirterek, “Böyle bir ortamda Türkiye ekonomisinin kaynak bulması çok güç. Bu yıl oldukça zorlu geçecek” diye konuştu.

“Yatırımların artması için güvenin geri gelmesi lazım”

İş Yatırım Ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu da yatırımlarda bir trend değişikliğinden bahsetmek için henüz erken olduğunu ancak verileri yakından takip edeceklerini söyledi. Kömürcüoğlu, 2016 için yatırımlarda zayıf bir seyir beklemeyi sürdürdüklerini belirterek, “Gerek küresel piyasalardaki çalkantılar, gerekse de yurt içindeki belirsizlikler sağlıklı bir yatırım ortamı sunmuyor. Reel sektörün yatırımlarını artırması için güveninin artması gerek” diye konuştu.

Sermaye malları hangi ürünleri içeriyor?

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin hazırladığı “Mesleklerin Gruplandırılması Rehberi”ne göre sermaye malları şöyle tanımlanıyor: “Mal veya hizmet üretimi için kullanılan, hammadde ve yakıt dışında kalan diğer mallardır. Bunlar, fabrika binaları, makineler, lokomotifler, kamyonlar ve traktörleri içermektedir. Araziler, genellikle bir sermaye malı olarak dikkate alınmamaktadır.” Makine ihracatı ve sermaye malı ihracatı arasındaki farkın da başta lojistik ürünleri olmak üzere diğer kalemlerden kaynaklandığı düşünülüyor.