Haber Detayı

Reel Kesim Güven Endeksi temmuzda azaldı


Reel Kesim Güven Endeksi, temmuzda bir önceki aya göre 1,9 puan azalarak 102,7 oldu.

Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), temmuzda bir önceki aya göre 1,9 puan azalarak 102,7 seviyesinde gerçekleşti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından temmuz ayına ilişkin İktisadi Yönelim Anketi ve Reel Kesim Güven Endeksi açıklandı. Buna göre, haziranda RKGE, bir önceki aya göre 1,9 puan azalarak 102,7 seviyesine geriledi.

Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek 3 aydaki üretim hacmine ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, son 3 aydaki toplam sipariş miktarı, mevcut mamul mal stoku, gelecek 3 aydaki ihracat sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş miktarı, gelecek 3 aydaki toplam istihdam miktarı, genel gidişat ve sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi.

Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 1,0 puan azalarak 101,5 puan seviyesinde gerçekleşti.

Son 3 aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve ihracat sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise azalış bildirenler lehine döndüğü gözlendi.

Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmeler ile mevcut mamul mal stoklarının seviyesinin mevsim normallerinin üzerinde olduğu yönündeki değerlendirmelerin güçlenerek devam ettiği görüldü.

ÜFE beklentisi yükseldi
Gelecek 3 aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarına ilişkin artış yönlü beklentilerin güçlendiği, ihracat sipariş miktarına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise zayıfladığı gözlendi. Gelecek 12 aydaki sabit sermaye yatırım harcaması ve gelecek 3 aydaki istihdama ilişkin artış yönlü beklentilerin de zayıfladığı görüldü.

Ortalama birim maliyetlerde, son 3 ayda artış olduğunu bildirenler ile gelecek 3 ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin güçlenerek devam ettiği gözlendi. Gelecek 3 aydaki satış fiyatı artış beklentilerinin ise zayıfladığı görüldü. Gelecek 12 aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi, bir önceki aya göre 1,5 puan artarak yüzde 15,2 seviyesinde gerçekleşti.

Ankete katılan iş yerlerinin yüzde 51,1'i üretimlerini kısıtlayan faktör bulunmadığını belirtirken, yüzde 16,1'i talep yetersizliğinin üretimlerini kısıtlayan en önemli faktör olduğunu bildirdi. Bunu sırasıyla ham madde-ekipman yetersizliği, mali imkansızlıklar, iş gücü yetersizliği ve diğer faktörler izledi.

Son 3 aydaki rekabet gücüne ilişkin gelişmeler değerlendirildiğinde, yurt içi piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak bir önceki dönemde artış bildirenler lehine olan seyrin azalış bildirenler lehine döndüğü görüldü. Yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak ise bir önceki dönemde değişiklik olmadığı yönündeki değerlendirmelerin, yerini azalış yönlü değerlendirmelere bıraktığı gözlendi.

İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 6,5'e, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 23,2'ye gerilerken, aynı kaldığını belirtenlerin oranı yüzde 70,3'e yükseldi.

Reel Kesim Güven Endeksi, temmuzda bir önceki aya göre 1,9 puan azalarak 102,7 oldu.

Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), temmuzda bir önceki aya göre 1,9 puan azalarak 102,7 seviyesinde gerçekleşti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından temmuz ayına ilişkin İktisadi Yönelim Anketi ve Reel Kesim Güven Endeksi açıklandı. Buna göre, haziranda RKGE, bir önceki aya göre 1,9 puan azalarak 102,7 seviyesine geriledi.

Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek 3 aydaki üretim hacmine ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, son 3 aydaki toplam sipariş miktarı, mevcut mamul mal stoku, gelecek 3 aydaki ihracat sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş miktarı, gelecek 3 aydaki toplam istihdam miktarı, genel gidişat ve sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi.

Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 1,0 puan azalarak 101,5 puan seviyesinde gerçekleşti.

Son 3 aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve ihracat sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise azalış bildirenler lehine döndüğü gözlendi.

Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmeler ile mevcut mamul mal stoklarının seviyesinin mevsim normallerinin üzerinde olduğu yönündeki değerlendirmelerin güçlenerek devam ettiği görüldü.

ÜFE beklentisi yükseldi
Gelecek 3 aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarına ilişkin artış yönlü beklentilerin güçlendiği, ihracat sipariş miktarına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise zayıfladığı gözlendi. Gelecek 12 aydaki sabit sermaye yatırım harcaması ve gelecek 3 aydaki istihdama ilişkin artış yönlü beklentilerin de zayıfladığı görüldü.

Ortalama birim maliyetlerde, son 3 ayda artış olduğunu bildirenler ile gelecek 3 ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin güçlenerek devam ettiği gözlendi. Gelecek 3 aydaki satış fiyatı artış beklentilerinin ise zayıfladığı görüldü. Gelecek 12 aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi, bir önceki aya göre 1,5 puan artarak yüzde 15,2 seviyesinde gerçekleşti.

Ankete katılan iş yerlerinin yüzde 51,1'i üretimlerini kısıtlayan faktör bulunmadığını belirtirken, yüzde 16,1'i talep yetersizliğinin üretimlerini kısıtlayan en önemli faktör olduğunu bildirdi. Bunu sırasıyla ham madde-ekipman yetersizliği, mali imkansızlıklar, iş gücü yetersizliği ve diğer faktörler izledi.

Son 3 aydaki rekabet gücüne ilişkin gelişmeler değerlendirildiğinde, yurt içi piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak bir önceki dönemde artış bildirenler lehine olan seyrin azalış bildirenler lehine döndüğü görüldü. Yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak ise bir önceki dönemde değişiklik olmadığı yönündeki değerlendirmelerin, yerini azalış yönlü değerlendirmelere bıraktığı gözlendi.

İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 6,5'e, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 23,2'ye gerilerken, aynı kaldığını belirtenlerin oranı yüzde 70,3'e yükseldi.