Haber Detayı

Vize muafiyeti anlaşmaları dış ticarete yaradı


İSTANBUL  - Vize muafiyeti anlaşmaları, imzalandığı ülkelerle gerçekleştirilen dış ticareti de artırıyor.

Dışişleri Bakanlığından edinilen bilgilere göre, son 10 yılda 21 ülke ile "Umuma Mahsus Pasaport Hamillerine Vize Muafiyeti Sağlayan Anlaşma" imzalandı, 'Resmi Pasaport Hamillerine Muafiyet Sağlama" kararı alan ülkelerle bu sayı 30'u geçti.
Geçen yıl 7, 2010 ve 2011 yılında 3'er, 2009 yılında 5, 2008, 2006 ve 2004 yıllarında birer adet anlaşma imzalandı. 2009 yılında umuma mahsus pasaport hamillerine yönelik vize muafiyeti imzalan ülkelerden Suriye haricinde Libya, Arnavutluk, Ürdün Kosova ile ticaret hacmi artarken, bu ülkelere gerçekleştirilen ihracatta da artış kaydedildi.
Libya, Arnavutluk, Ürdün ve Kosova ile yapılan toplam dış ticaret hacmi 2009 yılında 3 milyar 194 milyon iken 2012 yılında 4 milyar 41 milyon dolara yükseldi. 4 ülkeye 2009 yılında yapılan ihracat toplam 2 milyar 801 milyon 658 iken 2012 yılında yapılan ihracat 3 milyar 421 milyon 710 bin dolara ulaştı. Suriye'ye yapılan ihracat ise 2009 yılında 1 milyar 421 milyon 637 bin iken 498 milyon 853 bin dolara geriledi.

Libya'da Arap Baharı tamamlandı, ihracat artışa geçti

İlk vizesiz geçişlerin 19 Aralık 2009'da başladığı Libya'ya da Türkiye'nin 2009 yılındaki ihracatı 1 milyar 795 milyon iken 2010'da bu rakam 1,9 milyar dolara ulaştı.
Arap Baharı'nın etkisiyle Türkiye'nin Libya'ya ihracatında ciddi düşüş yaşanırken 2011'de 747 milyon dolar seviyelerine gelindi. 2012 yılında ulaşılan 2 milyar 139 milyon dolarlık ihracat, Arap Baharı'nın bitişiyle Libya'ya yapılan ihracatta en yüksek seviye olarak gerçekleşti.

Rusya'ya ihracat her yıl artıyor

2010 yılında vize muafiyeti imzalanan Rusya, Lübnan ve Sırbistan ile gerçekleştirilen dış ticaret hacmi 27 milyar 91 milyon iken bu rakam 2012'de 34 milyar 914 milyon dolara yükseldi. Bu üç ülkeye yapılan ihracat ise 5 milyar 552 milyon iken 7 milyar 909 milyona yükseldi.
Türkiye'nin Rusya'ya gerçekleştirdiği ihracat 2009 yılında 3 milyar 189 milyon iken 2010'da 4 milyar 628 milyona, 2011'de 5 milyar 992 milyona, 2012 yılında ise 6 milyar 682 milyon dolara çıktı.

Ukrayna'ya ihracat 1,8 milyar dolara ulaştı

Bu arada, 2011 yılında vize muafiyeti imzalanan Ukrayna, Kırgızistan ve Seyşeller ile yapılan dış ticaret hacmi gerilemesine rağmen yapılan ihracatta artış kaydedildi.
Bu üç ülke ile gerçekleştirilen dış ticaret hacmi 2011 yılında 6 milyar 788 milyon iken 2012 yılında 6 milyar 508 milyon dolara düştü. Bu üç ülkeye yapılan ihracat ise 2011 yılında 1 milyar 923 milyon iken 2012 yılında 2 milyar 96 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ukrayna'ya yapılan ihracat 2011 yılında 1 milyar 729 milyon iken 2012 yılında 1 milyar 829 milyon dolara yükseldi.

"Vize dış ticarette teknik bir bariyer, psikolojik bir engel"

Vize muafiyeti hakkında değerlendirmelerde bulunan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de vizenin teknik bir bariyer olmanın dışında psikolojik bir engel olduğunu söyledi.
Büyükekşi, kendilerinin engelsiz bir erişim için Türk insanının ve ihracatçısının dünyaya açılmasını istediklerini belirterek, şunları kaydetti:

"Dünya ekonomisinin neredeyse bütünüyle entegre olduğu ve Türkiye'nin önemli ölçüde dışa açık bir ekonomi haline geldiği günümüzde, artık işadamlarına vize uygulanmasına zaten bir anlam veremiyoruz. Tüm kısıtlamalara rağmen Türkiye'nin dinamik ve girişimci ihracatçıları olarak, dünyada atım atmadık yer bırakmıyoruz. Dünya genelinde 242 ülke ve gümrük bölgesine ihracat yapıyoruz. Ancak vize muafiyeti uygulaması sayesinde önümüz açılıyor, ihracatçımızın mobilitesi artıyor. Dünya pazarlarına daha fazla açılarak, ihraç pazarlarını çeşitlendirme imkanına sahip oluyoruz. 2023 için hedeflediği 500 milyar dolar ihracat hedefine doğru koşar adımlarla ilerliyoruz."

"Anlaşmalar ihracatı yüzde 19 ila 69 artırdı"

Rakamların da çok açık bir şekilde vize muafiyeti ile ihracat artışı bağlantısını gösterdiğini ifade eden Büyükekşi, "İhracatımız, vize muafiyetimizin başladığı 2009 yılından bu yana Ürdün'e yüzde 69, 2010 yılından bu yana Rusya'ya yüzde 44, 2011 yılından bu yana Kırgızistan'a yüzde 43, 2010 yılından bu yana Lübnan'a yüzde 37, 2009 yılından bu yana Libya'ya da yüzde 19 artış gösterdi. Vize muafiyeti tek değil, çift yönlü olarak ekonomiler arası işbirliği potansiyelini artıran bir uygulama" bilgisini verdi.
Türkiye'nin 10 yılı aşkın süredir yakaladığı siyasi ve ekonomik istikrar sayesinde birçok ekonomik başarıya imza attığını vurgulayan Büyükekşi, Türkiye'nin, izlediği aktif dış politika ile tüm dünyanın dikkatini çeken bir ülke haline geldiğini anlattı.
Büyükekşi, "Bu yüzden vize muafiyeti konusunda atılacak yeni adımların vereceği motivasyon sayesinde Türk sanayicileri ve işadamlarının dünyanın farklı coğrafyalarına büyük bir kolaylık ve cesaretle adım atmaya devam edeceğine yürekten inanıyoruz. Vize muafiyeti uygulamasını sonuna kadar destekliyoruz" görüşünü de paylaştı.

İSTANBUL  - Vize muafiyeti anlaşmaları, imzalandığı ülkelerle gerçekleştirilen dış ticareti de artırıyor.

Dışişleri Bakanlığından edinilen bilgilere göre, son 10 yılda 21 ülke ile "Umuma Mahsus Pasaport Hamillerine Vize Muafiyeti Sağlayan Anlaşma" imzalandı, 'Resmi Pasaport Hamillerine Muafiyet Sağlama" kararı alan ülkelerle bu sayı 30'u geçti.
Geçen yıl 7, 2010 ve 2011 yılında 3'er, 2009 yılında 5, 2008, 2006 ve 2004 yıllarında birer adet anlaşma imzalandı. 2009 yılında umuma mahsus pasaport hamillerine yönelik vize muafiyeti imzalan ülkelerden Suriye haricinde Libya, Arnavutluk, Ürdün Kosova ile ticaret hacmi artarken, bu ülkelere gerçekleştirilen ihracatta da artış kaydedildi.
Libya, Arnavutluk, Ürdün ve Kosova ile yapılan toplam dış ticaret hacmi 2009 yılında 3 milyar 194 milyon iken 2012 yılında 4 milyar 41 milyon dolara yükseldi. 4 ülkeye 2009 yılında yapılan ihracat toplam 2 milyar 801 milyon 658 iken 2012 yılında yapılan ihracat 3 milyar 421 milyon 710 bin dolara ulaştı. Suriye'ye yapılan ihracat ise 2009 yılında 1 milyar 421 milyon 637 bin iken 498 milyon 853 bin dolara geriledi.

Libya'da Arap Baharı tamamlandı, ihracat artışa geçti

İlk vizesiz geçişlerin 19 Aralık 2009'da başladığı Libya'ya da Türkiye'nin 2009 yılındaki ihracatı 1 milyar 795 milyon iken 2010'da bu rakam 1,9 milyar dolara ulaştı.
Arap Baharı'nın etkisiyle Türkiye'nin Libya'ya ihracatında ciddi düşüş yaşanırken 2011'de 747 milyon dolar seviyelerine gelindi. 2012 yılında ulaşılan 2 milyar 139 milyon dolarlık ihracat, Arap Baharı'nın bitişiyle Libya'ya yapılan ihracatta en yüksek seviye olarak gerçekleşti.

Rusya'ya ihracat her yıl artıyor

2010 yılında vize muafiyeti imzalanan Rusya, Lübnan ve Sırbistan ile gerçekleştirilen dış ticaret hacmi 27 milyar 91 milyon iken bu rakam 2012'de 34 milyar 914 milyon dolara yükseldi. Bu üç ülkeye yapılan ihracat ise 5 milyar 552 milyon iken 7 milyar 909 milyona yükseldi.
Türkiye'nin Rusya'ya gerçekleştirdiği ihracat 2009 yılında 3 milyar 189 milyon iken 2010'da 4 milyar 628 milyona, 2011'de 5 milyar 992 milyona, 2012 yılında ise 6 milyar 682 milyon dolara çıktı.

Ukrayna'ya ihracat 1,8 milyar dolara ulaştı

Bu arada, 2011 yılında vize muafiyeti imzalanan Ukrayna, Kırgızistan ve Seyşeller ile yapılan dış ticaret hacmi gerilemesine rağmen yapılan ihracatta artış kaydedildi.
Bu üç ülke ile gerçekleştirilen dış ticaret hacmi 2011 yılında 6 milyar 788 milyon iken 2012 yılında 6 milyar 508 milyon dolara düştü. Bu üç ülkeye yapılan ihracat ise 2011 yılında 1 milyar 923 milyon iken 2012 yılında 2 milyar 96 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ukrayna'ya yapılan ihracat 2011 yılında 1 milyar 729 milyon iken 2012 yılında 1 milyar 829 milyon dolara yükseldi.

"Vize dış ticarette teknik bir bariyer, psikolojik bir engel"

Vize muafiyeti hakkında değerlendirmelerde bulunan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de vizenin teknik bir bariyer olmanın dışında psikolojik bir engel olduğunu söyledi.
Büyükekşi, kendilerinin engelsiz bir erişim için Türk insanının ve ihracatçısının dünyaya açılmasını istediklerini belirterek, şunları kaydetti:

"Dünya ekonomisinin neredeyse bütünüyle entegre olduğu ve Türkiye'nin önemli ölçüde dışa açık bir ekonomi haline geldiği günümüzde, artık işadamlarına vize uygulanmasına zaten bir anlam veremiyoruz. Tüm kısıtlamalara rağmen Türkiye'nin dinamik ve girişimci ihracatçıları olarak, dünyada atım atmadık yer bırakmıyoruz. Dünya genelinde 242 ülke ve gümrük bölgesine ihracat yapıyoruz. Ancak vize muafiyeti uygulaması sayesinde önümüz açılıyor, ihracatçımızın mobilitesi artıyor. Dünya pazarlarına daha fazla açılarak, ihraç pazarlarını çeşitlendirme imkanına sahip oluyoruz. 2023 için hedeflediği 500 milyar dolar ihracat hedefine doğru koşar adımlarla ilerliyoruz."

"Anlaşmalar ihracatı yüzde 19 ila 69 artırdı"

Rakamların da çok açık bir şekilde vize muafiyeti ile ihracat artışı bağlantısını gösterdiğini ifade eden Büyükekşi, "İhracatımız, vize muafiyetimizin başladığı 2009 yılından bu yana Ürdün'e yüzde 69, 2010 yılından bu yana Rusya'ya yüzde 44, 2011 yılından bu yana Kırgızistan'a yüzde 43, 2010 yılından bu yana Lübnan'a yüzde 37, 2009 yılından bu yana Libya'ya da yüzde 19 artış gösterdi. Vize muafiyeti tek değil, çift yönlü olarak ekonomiler arası işbirliği potansiyelini artıran bir uygulama" bilgisini verdi.
Türkiye'nin 10 yılı aşkın süredir yakaladığı siyasi ve ekonomik istikrar sayesinde birçok ekonomik başarıya imza attığını vurgulayan Büyükekşi, Türkiye'nin, izlediği aktif dış politika ile tüm dünyanın dikkatini çeken bir ülke haline geldiğini anlattı.
Büyükekşi, "Bu yüzden vize muafiyeti konusunda atılacak yeni adımların vereceği motivasyon sayesinde Türk sanayicileri ve işadamlarının dünyanın farklı coğrafyalarına büyük bir kolaylık ve cesaretle adım atmaya devam edeceğine yürekten inanıyoruz. Vize muafiyeti uygulamasını sonuna kadar destekliyoruz" görüşünü de paylaştı.