Çelik Sektörü İthalat Baskısından Kurtulmak İstiyor

Çelik sektörü ithalat baskısından kurtulmak istiyor İZMİR-DÜNYA Türkiye'nin demir-çelik ticaretinde AB ülkelerine karşı açık verdiğini belirten Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, sektörü ithalat baskısından kurtarmak için Gümrük Birliği'nden kaynaklanan dezavantajların kaldırılmasını istedi. Aliağa Ticaret Odası'nın düzenlediği '2. Uluslararası Aliağa Demir Çelik Zirvesi'nde konuşan Yayan, 2013'in ilk 3 ayı itibariyle demir-çelik ihracatının yüzde 5.4, iç tüketimin de yüzde 2 artmasına rağmen üretimin yılın başmda yüzde 6, son aylarda da 4.6 oranlarında düştüğüne dikkat çekerek, "Bununu nedeni ithalatın yüzde 35 oranında artmış olması. Özellikle yassı ürünlerde Ukrayna ve Rusya'dan yapılan ithalatta artış var. DİR yurtiçini üretimi olumsuz etkileyen bir faktör olarak otaya çıkıyor. Bunun yanında demir-çelikte AB ile ticaret açığı 2012 yılında 2.4 milyar dolar seviyesine ulaştı. Gümrük Birliği kaynaklı olarak AB'nin yaptığı serbest ticaret anlaşmalarının Türk çelik sektörünü olumsuz etkileyen yönleri var. Bizde belirli kalemlerdeki ihracatımızda en ufak artış olduğunda AB ve ABD'den hemen soruşturma görüyoruz. Biz de aleyhimizdeki gelişmelerde Ekonomi Bakanlığı'nm benzer şekilde girişimde bulunmasını bekliyoruz" dedi. Yayan, Türkiye Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü. Strateji Belgesi ve Eylem Planı ve Girdi Tedarik Stratejisi ile ağırlıklı bir şekilde çelik sektörünün ithalata bağımlı yönünün değiştirilmesinin, Türkiye'de hurda arzının, cevherin geri dönüşümünü artırıp, sektörünün ithal ettiği ne varsa yurtiçinden sağlayarak ithalat bağımlılığını azaltılmasını hedeflendiğini ifade etti. Kapasite İskenderun'da yüzde 290 arttı Yayan, Aliağa'nın İskenderun ve Marmara'dan sonra Türkiye'nin üçüncü büyük çelik üretim merkezi olduğunu, ancak üretimde kapasite kullanımında düşüş olmasından dolayı bu bölgede bir duraklamanın söz konusu olduğunu vurgulayarak, " Türkiye'de 2002-2011 yılları arasındaki kapasite artışlarına bakıldığında; son 10 yılda kapasite artışları İskenderun'da yüzde 290, Marmara'da yüzde 100 ve İzmir'de yüzde 90 seviyesinde gerçekleşti. İzmir'de üretim kapasitesinin yıllık ortalama ile yüzde 7.1 oranında arttığını görüyoruz. Bu oran Türkiye ortalamasının gerisinde ama dünya çelik üretimi ile kıyaslandığında büyük bir oran" diye konuştu. Zirvede, Türkiye'de çelik tüketimine ilişkin rakamları da veren Yayan, 2006 yılında 15.1 milyon ton olan yurtiçi tüketimin 2012'de 28.5 milyon ton seviyesine çıktığını belirterek, "Bu arıtş Türkiye'nin çelik tüketen sektörlerindeki büyümeden kaynaklanıyor. Çelik tüketiminde yüzde 8'lik artış söz konusu. Türkiye'nin toplam çelik ihracatı 2008 yılında 20 milyon ton iken sonraki yıllarda küresel krizden dolayı azaldı. 2012 yılında tekrar 20 milyon ton seviyesine çıktı. Aynı yıl ithalat ise 11.8 milyon ton oldu. Ülke, 8 milyon ton net çelik ihracatçısı konumunda. En çok ihracatı Ortadoğu ve Körfez ülkelerine yapıyor. AB ile çelik ticaretinde Türkiye aleyhine açık var" dedi. Türkiye demir-çeliğinin yüzde 22'si Aliağa'dan Aliağa Ticaret Odası Başkanı Adnan Saka, Türkiye'nin demirçelik üretiminin yüzde 22'sini sağlayan Aliağa'nın tevzi planlar yapılarak zaman içinde gelişmesini sürdürdüğünü belirterek," Bu kadar liman kapasitesi olan bir yerin daha planlı, daha düzgün ulaşım sağlanarak gelişmesinin önü açılmalı. Sektörün eleman ihtiyacım karşılanacak eğitim kurumlarının olması gerekiyor. Çelik fabrikaları sürekli yatırım yapılması gereken yerler olduğu için iyi imkanlarla, kalifiye elemanlarla çalışması gerekiyor. Bunun yanında burada faaliyet gösteren demir-çelik kuruluşlarının Aliağa'nın sosyal yaşamlarına da katkı sunmasını bekliyoruz" diye konuştu.

Çelik sektörü ithalat baskısından kurtulmak istiyor İZMİR-DÜNYA Türkiye'nin demir-çelik ticaretinde AB ülkelerine karşı açık verdiğini belirten Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, sektörü ithalat baskısından kurtarmak için Gümrük Birliği'nden kaynaklanan dezavantajların kaldırılmasını istedi. Aliağa Ticaret Odası'nın düzenlediği '2. Uluslararası Aliağa Demir Çelik Zirvesi'nde konuşan Yayan, 2013'in ilk 3 ayı itibariyle demir-çelik ihracatının yüzde 5.4, iç tüketimin de yüzde 2 artmasına rağmen üretimin yılın başmda yüzde 6, son aylarda da 4.6 oranlarında düştüğüne dikkat çekerek, "Bununu nedeni ithalatın yüzde 35 oranında artmış olması. Özellikle yassı ürünlerde Ukrayna ve Rusya'dan yapılan ithalatta artış var. DİR yurtiçini üretimi olumsuz etkileyen bir faktör olarak otaya çıkıyor. Bunun yanında demir-çelikte AB ile ticaret açığı 2012 yılında 2.4 milyar dolar seviyesine ulaştı. Gümrük Birliği kaynaklı olarak AB'nin yaptığı serbest ticaret anlaşmalarının Türk çelik sektörünü olumsuz etkileyen yönleri var. Bizde belirli kalemlerdeki ihracatımızda en ufak artış olduğunda AB ve ABD'den hemen soruşturma görüyoruz. Biz de aleyhimizdeki gelişmelerde Ekonomi Bakanlığı'nm benzer şekilde girişimde bulunmasını bekliyoruz" dedi. Yayan, Türkiye Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü. Strateji Belgesi ve Eylem Planı ve Girdi Tedarik Stratejisi ile ağırlıklı bir şekilde çelik sektörünün ithalata bağımlı yönünün değiştirilmesinin, Türkiye'de hurda arzının, cevherin geri dönüşümünü artırıp, sektörünün ithal ettiği ne varsa yurtiçinden sağlayarak ithalat bağımlılığını azaltılmasını hedeflendiğini ifade etti. Kapasite İskenderun'da yüzde 290 arttı Yayan, Aliağa'nın İskenderun ve Marmara'dan sonra Türkiye'nin üçüncü büyük çelik üretim merkezi olduğunu, ancak üretimde kapasite kullanımında düşüş olmasından dolayı bu bölgede bir duraklamanın söz konusu olduğunu vurgulayarak, " Türkiye'de 2002-2011 yılları arasındaki kapasite artışlarına bakıldığında; son 10 yılda kapasite artışları İskenderun'da yüzde 290, Marmara'da yüzde 100 ve İzmir'de yüzde 90 seviyesinde gerçekleşti. İzmir'de üretim kapasitesinin yıllık ortalama ile yüzde 7.1 oranında arttığını görüyoruz. Bu oran Türkiye ortalamasının gerisinde ama dünya çelik üretimi ile kıyaslandığında büyük bir oran" diye konuştu. Zirvede, Türkiye'de çelik tüketimine ilişkin rakamları da veren Yayan, 2006 yılında 15.1 milyon ton olan yurtiçi tüketimin 2012'de 28.5 milyon ton seviyesine çıktığını belirterek, "Bu arıtş Türkiye'nin çelik tüketen sektörlerindeki büyümeden kaynaklanıyor. Çelik tüketiminde yüzde 8'lik artış söz konusu. Türkiye'nin toplam çelik ihracatı 2008 yılında 20 milyon ton iken sonraki yıllarda küresel krizden dolayı azaldı. 2012 yılında tekrar 20 milyon ton seviyesine çıktı. Aynı yıl ithalat ise 11.8 milyon ton oldu. Ülke, 8 milyon ton net çelik ihracatçısı konumunda. En çok ihracatı Ortadoğu ve Körfez ülkelerine yapıyor. AB ile çelik ticaretinde Türkiye aleyhine açık var" dedi. Türkiye demir-çeliğinin yüzde 22'si Aliağa'dan Aliağa Ticaret Odası Başkanı Adnan Saka, Türkiye'nin demirçelik üretiminin yüzde 22'sini sağlayan Aliağa'nın tevzi planlar yapılarak zaman içinde gelişmesini sürdürdüğünü belirterek," Bu kadar liman kapasitesi olan bir yerin daha planlı, daha düzgün ulaşım sağlanarak gelişmesinin önü açılmalı. Sektörün eleman ihtiyacım karşılanacak eğitim kurumlarının olması gerekiyor. Çelik fabrikaları sürekli yatırım yapılması gereken yerler olduğu için iyi imkanlarla, kalifiye elemanlarla çalışması gerekiyor. Bunun yanında burada faaliyet gösteren demir-çelik kuruluşlarının Aliağa'nın sosyal yaşamlarına da katkı sunmasını bekliyoruz" diye konuştu.